Seni uyarmaya çalışmıştım, Stuart. Sana yürümeyeceğini söylemiştim. | Open Subtitles | حاولت إنذارك يا ستيوارت قلت لك هذا لن ينجح |
İki başarısız evlilikten çıkmış biri olarak iki insan arasında neyin yürüyüp neyin yürümeyeceğini iyi bilirim. | Open Subtitles | بصفتي الخبيرة بعد فشل كلا زواجىَّ فقد تعلّمت الكثير عمّا ينجح وعما لا ينجح بين شخصان |
Sana ilişkimizin yürümeyeceğini anlattığımda ciddiydim. | Open Subtitles | وعندما أخبرتك بأن هذا لن ينجح كنت أعني ذالك, وأنا لم أقله براحة |
Ailelerimiz evliliğin yürümeyeceğini düşünüyor. | Open Subtitles | أهلنا يعتقدون أن الزواج لن ينجح المركز يسقط و الكل يشاجر الآخر |
İlişkimizin yürümeyeceğini düşünürsen bir daha görüşmeyiz. | Open Subtitles | يمكننا ان نلتقي مرة إخرى وإذا شعرتي أن الأمر لن ينجح يمكنك التخلي عني |
Ama sanırım ikimiz de bunun yürümeyeceğini biliyoruz. | Open Subtitles | ولكن كلينا يعلم بأنَّ هذا لن ينجح بتاتاً |
Hiçbir zaman birlikte olmamamız gerektiğini, aşkımızın asla yürümeyeceğini. | Open Subtitles | انه لا يمكننا آبداً أن نكون معاً وأن حٌبٌنا لن ينجح آبداً |
Pekala, sanırım bunun üstüne düşündü, biliyorsun, yürümeyeceğini resmen... çığırdı, bu yüzden bizi ikna etmeyi deneyecek. | Open Subtitles | حسنا، أعتقد أنها تعتقد ذلك كما تعلمون، الصراخ لم ينجح حتى انها سوف تحاول تلعب معنا |
Yani ikimiz de bunun yürümeyeceğini bilirsek zararı olmaz. | Open Subtitles | لذا لذا اذا نحن الاثنان نعرف ان انة لايمكن ان ينجح , لذلك ليس هناك ضرر |
Kocasıyla beraber içki içmeden evliliklerinin yürümeyeceğini düşünüyordu. | Open Subtitles | فهي لم تظن أن زواجها ينجح حتي بدأت بالشرب مع زوجها. |
İğrenç! yürümeyeceğini anlamam gerekirdi. | Open Subtitles | كان يجب عليّ أن أدرك أن الأمر لن ينجح. |
- yürümeyeceğini biliyorum. - Bunu yapamazsın. | Open Subtitles | لأنني أعرف أن الأمر لن ينجح - يجب ألا تفعلي ذلك - |
Ona yalan söylememiş olman gerektiğini... ve aradaki yaş farkı yüzünden bu işin yürümeyeceğini söyleyecek. | Open Subtitles | ... سيقول لك .. انه لم يكن عليك ان تكذبي عليه ابداً وان الامر لا يمكن ان ينجح ... بسبب اختلاف العمر |
Hepiniz "Gelecekten gelen Barney" işinin yürümeyeceğini söylediniz. | Open Subtitles | قلتم جميعا بأن أمر "بارني المستقبلي" لن ينجح |
Sen rüyalarında ölü Derek'ler görüyorsun. Bu bile sana yürümeyeceğini göstermeli! - Cristina... | Open Subtitles | أنتِ تحلمين بديريك ميتاً، وهذا جديرٌ بأن يخبركِ أن الأمر لن ينجح! |
Bunun yürümeyeceğini söyleyin. | Open Subtitles | أريد أن تخبريها بأن هذا لن ينجح |
Neden yürümeyeceğini de görüyorum gerçi. | Open Subtitles | أستطيع أن أرى كيف أنّه لن ينجح رغم ذلك. |
İkimiz de bu işin yürümeyeceğini biliyorduk, öyle değil mi? | Open Subtitles | علمنا نحن الإثنين أن هذا لن ينجح, صح؟ |
Bu işin yürümeyeceğini söyledim. | Open Subtitles | تعرفين ، انه فقط لن ينجح الأمر |
yürümeyeceğini anlamalıydım. | Open Subtitles | كان عليّ أن أعرف أن ذلك لن ينجح |