Bazen bir çocuğun yüreğinde gaddarlık olur biliyorum ama sonra vicdan azabı çeker. | Open Subtitles | الفتى فى هذه السن قد يقسو قلبه . و لكنه يندم فيما بعد |
İnsanlar kötülüğün yolunu izlediği için ve kalbinden geçen herşey daima kötü olduğu için Tanrı yüreğinde acı duydu. | Open Subtitles | فحزن الرب فى قلبه أن الإنسان سار فى طريق الشر وان كل تصور افكار قلبه انما هو شرير كل يوم |
İsa onun beynindeydi. yüreğinde değil. | Open Subtitles | عنده السيد المسيح في دماغه، لكن ليس في قلبه. |
Adam gerçeği hiç öğrenmese ve kız bu kötü şeyi yüreğinde saklasa, kötü olmaz, değil mi? | Open Subtitles | لم يعرف أبداً واحتفظت بالفتاة بهذا التصرف السيء في قلبها. هل يكون هذا صواباً؟ |
Adam gerçeği hiç öğrenmese ve kız bu kötü şeyi yüreğinde saklasa, kötü olmaz, değil mi? | Open Subtitles | لم يعرف أبداً واحتفظت بالفتاة بهذا التصرف السيء في قلبها. هل يكون هذا صواباً؟ |
Umarım bir gün, yüreğinde beni affedebilirsin. | Open Subtitles | و أتمنى انك يوما ما سوف تجد القدرة في قلبك لتسامحني |
Kötülük hep pusuda bekler, bunu iyi biliyorsun... çünkü bu kötülüğü kendi yüreğinde gördün sen. | Open Subtitles | وانت تعلم كم الشر يكمن في نفوس الرجال لَك رَأى ذلك الشرِّ في قلبِكَ. |
yine kutsal yazılara göre, buna yüreğinde iman edersen ve bunu imanla kabul edersen | Open Subtitles | وفقاً للنصوص إن كنت تصدق هذا بقلبك إن قبلت هذا بإيمانك |
Çarmıh yüreğinde değil, beyninde kalmalı. | Open Subtitles | صورة المسيح المصلوب موجودة في عقله ليس في قلبه |
Eğer aranızda yüreğinde kendini feda etme düşüncesi yer eden var ise iyi düşünsün. | Open Subtitles | اذا كان بيننا من يجد هذا في قلبه ليقدم نفسه لهذه التضحية, فليفكر جيدا. |
Eğer bir adam yüreğinde sevgiyle ölürse gerçekten ölmüş sayılır mı? | Open Subtitles | لوماتشخصًما، وهناكحبفي قلبه هل سيموت حقاً ؟ |
Ama sizin iş ilişkinizin yüreğinde büyük bir yeri var. | Open Subtitles | ولكن صفقتكم أهم بكثير إلى قلبه |
Ama insan yüreğinde bir boşlukla yaratılmış. | Open Subtitles | ولكن الإنسان كان قد خُلقَ بثقب في قلبه |
Ve Tanrı yüreğinde dedi ki: | Open Subtitles | و قال الرب فى قلبه |
"Yaşlı Geppetto gülümsedi, çünkü Pinokyo'nun gerçek bir çocuk olmadan önce öğrenmesi gereken pek çok şeyin olduğunu yüreğinde biliyordu." | Open Subtitles | "العجوز غابيتو ابتسم، لأنه كان يعرف ما في قلبه ... أن بينوكيو لديه الكثير للتعلم قبل أن يكون ولدا حقيقيا " |
Karga onu tarlasında çalışan genç bir adama götürmüş ve büyük büyükannem tam orada durması gerektiğini ta yüreğinde hissetmiş. | Open Subtitles | و أوصلها الغراب إلى رجل شاب يعمل فى أرضه و جدة جدتى كانت تشعر من قلبها أنه عليها أن تتوقف تماماً هنا |
Söylemeliyim ki, o iğrenç arabanın yayları bir yana, rahatsızlık sadece, ...yüreğinde. | Open Subtitles | أقول أنه عدا عن إهتزاز تلك العربة الكريه العلة الوحيدة هي في قلبها |
Yolda atacağı her adımda onunla birlikte olacağını onun yüreğinde bilmesini sağla ona konuş Rab | Open Subtitles | و دعها تعرف في قلبها إلهي تحدث معها بانك سوف تكون معها في كل خطوة من الطريق |
Tanrı yüreğinde olsun ve günah çıkarmana yardım etsin. | Open Subtitles | قد يكون الرب في قلبك ويساعدك على الاعتراف بخطاياك |
Summon Calcifer yüreğinde olacak. | Open Subtitles | كلّ ما تحتاجينه هو استدعاء "كالسيفار" بقلبك |
yüreğinde çok iyi bir adam yaşıyor. | Open Subtitles | في أعماق قلبك ... أنت حقاً رجل صالح |