| # Acına son verebilecek çok fazla meydan okumayla yüzleştin. | Open Subtitles | لقد واجهت الكثير من التحديات حتى تنهي حزنك |
| Sen bunları geçtin Ve onla yüzleştin | Open Subtitles | لقد عبرت من العذاب الأول لقد واجهت تحديك الأول |
| Daha önce ölümle yüzleştin ve cesaretin ve onurun sayesinde onu alt ettin. | Open Subtitles | لقد واجهت موتاً محتماً,من قبل وتغلبت عليه بذكائي وشجاعتي. |
| Onunla yüzleştin mi? | Open Subtitles | هل واجهتيه بذلك ؟ |
| Ödül adayı müşterinden eski erkek arkadaşının faydalandığını düşündün ve onunla yüzleştin. | Open Subtitles | ظننتَ أنّ خليلها السابق يستفيد من زبونتكَ الثمينة، لذا واجهتَه |
| Peki senin duygularını inciten insanlarla yüzleştin mi? | Open Subtitles | هل واجهت الناس الذين يجرحون مشاعرك؟ |
| Kendi korkularınla yüzleştin ve geceyi tek başına atlattın. | Open Subtitles | واجهت شياطينك وأمضيت الليل كله بمفردك |
| Bugün, geçmişinle cesur ve onurlu bir şekilde yüzleştin. | Open Subtitles | إنّكَ اليوم واجهت الماضي بالشجاعة والشرف! |
| Bobby, durumla yüzleştin ve sorun ortadan kalktı. | Open Subtitles | بوبي، واجهت ذلك، والامر قد انتهى. |
| Güvenli bir yerde en büyük korkunla yüzleştin. | Open Subtitles | لقد واجهت أعظم مخاوفك في بيئة آمنة. |
| Geçmişinle direk olarak yüzleştin. | Open Subtitles | أتعرف, لقد واجهت ماضيك |
| Yani bu ilişkiyi öğrendikten sonra, Matt'le yüzleştin mi? | Open Subtitles | إذاً بعد أن إكتشفت حول القضية واجهت ( مات )؟ |
| Kötü ile yüzleştin. | Open Subtitles | لقد واجهت الوحش |
| Cehennem ile yüzleştin. | Open Subtitles | لقد واجهت الجحيم بعينه |
| Ryan o kendinden emin çalımıyla geldi ve sen nihayet gerçekle yüzleştin. | Open Subtitles | و أخيراً واجهت الحقيقة |
| Mirakuru askerleri ve Suikastçı Birliği ile yüzleştin cidden buna rağmen anneme hayır diyemiyor musun? | Open Subtitles | إنّك واجهت جنود (الميراكورو) واتّحاد القتلة. أتخبرني صدقًا أنّك عجزت عن قول "لا" لأمي؟ |
| Korkunla yüzleştin. | Open Subtitles | لقد واجهت مخاوفك |
| Yani en büyük korkunla yüzleştin ve bundan sağ kurtuldun. | Open Subtitles | اذن انت واجهتِ خوفك وعشتِ كي تخبري الحكاية |
| Onu takip ettin ve otopark da onunla yüzleştin. | Open Subtitles | ومن ثمّ تعقبته، وواجهته في ذلك المرآب. |