Afrika kökenli Kara Mamba yılanının zehri çok güçlü bir nörotoksindir. | Open Subtitles | تم أخذ السم من أفعى المامبا الإفريقة إنه سم عصبي قوي |
Ya da engerek yılanının zehrini sadece dal ve ayakkabı bağı kullanarak çıkarmayı bilmeyenler için. | Open Subtitles | أو كيفية فك سم من أفعى مثارة باستخدام عود شجرة ورباط حذاء |
Burada, South Park'ın Stark's Gölünde yerli halk ve bolca turist heyecanla insanlık tarihinin en büyük yılanının yakılmasını bekliyor. | Open Subtitles | أنا هنا في بحيرة (ستاركس) في (ساوث بارك) حيث ينتظر حشد السكان ومجموعة من السيّاح بتوق إشعال أضخم أفعى في تاريخ البشرية |
Her neyse, adam otu "boa" yılanının içine koyuyor. | Open Subtitles | على أية حال يارجل فهو يضع العشب داخل بضاعة الأفعى |
Her neyse, adam otu "boa" yılanının içine koyuyor. | Open Subtitles | على أية حال يارجل فهو يضع العشب داخل بضاعة الأفعى |
Bu ne işe yarayacak ki? Tüm Amerika'da, South Park'ın devasa kül yılanının etkileri görülüyor. | Open Subtitles | في كل أرجاء (أميركا) يمكن رؤية تأثيرات أفعى (ساوث بارك) الضخمة من رماد |
Şansımıza Tibet çıngıraklı yılanının zehrini nakletmesi şaşırtıcı bir biçimde zor. | Open Subtitles | لحسن حظّنا سم أفعى (التيبت) يصعب نقله. |
Dorne yılanının başını kopardım. | Open Subtitles | قطعت رأس أفعى (دورن) |
Örneğin, hipertansiyonun tedavisi Güney Amerika'ya özgü bir engerek yılanının zehrinden geliştirilen ilacın düzenli kullanımıyla yapılır. | TED | يعالَج ضغط الدم عادة باستعمال دواء بشكلٍ منتظم وهذا الدواء مصنوع من السم الذي تنتجه الأفعى التي تعيش في أمريكا الجنوبية. |
Dorne yılanının başını kopardım. | Open Subtitles | لقد قطعت رأس الأفعى الدورنيّة. |
Bunlar, doğu elmas sırtlı çıngıraklı yılanının dişleri. | Open Subtitles | تلك هي أنياب الأفعى |