- Teğmen, şu anda mümkün olmayan senaryoyu başaran yegane Yıldızfilosu öğrencisine bakıyorsun. | Open Subtitles | أيتها الملازم، أنت تنظرين إلى تلميذ "ستارفليت" الوحيد الذي قام بهزيمة هذا السيناريو |
- Yıldızfilosu'yla konuşmak istiyorum. | Open Subtitles | -حسناً يا سيدي أريد أن أتحدث مع قيادة "ستارفليت" |
- Yıldızfilosu'na çaylaklarla birlikte olduğumuzu söyledim ama bölgedeki tek gemi bizmişiz. | Open Subtitles | لقد أخبرت "ستارفليت"بأن كل ما لدينا هو مركبة مليئة بالأطفال و لكننا المركبة الوحيدة بالقطاع |
- Yıldızfilosu mühendislerinin bu tüneli inşaa etmeleri 10 ay sürdü. | Open Subtitles | لقد أخذت من "ستارفليت" جيوش من المهندسين، و عشرة أشهر بملابس رواد الفضاء لتصنع كل هذا |
- Yıldızfilosu'nu uyar. - Başüstüne. | Open Subtitles | -إخبري المقر الرئيسي لـ"ستارفليت " |
- Yıldızfilosu 100 yıldır barışı koruyor. | Open Subtitles | "ستارفليت" حافظت على السلام لمائة عام |