| Ancak her yıl, Yağmurdan dolayı sel problemimiz var. | TED | لكن كل سنة، لدينا مشاكل فيضانات بسبب المطر. |
| Donuyorum. Yağmurdan dolayı üşütmüş olmalıyım. | Open Subtitles | أشعر بالبرد، لا بد أن نزلة البرد أصابتني بسبب المطر |
| Yağmurdan dolayı biten yoksul küçük adamın partisi. | Open Subtitles | آه، أجل تأجل الاحتفال بسبب المطر |
| Bayan Hsiao. Yağmurdan dolayı gelemeyeceğinizi sanmıştım. | Open Subtitles | اعتقدتُ أنكِ لن تأتين بسبب الطقس. |
| Yağmurdan dolayı gelemeyeceğinizi sanmıştım. | Open Subtitles | اعتقدتُ أنكِ لن تأتين بسبب الطقس. |
| Yağmurdan dolayı hala ıslak. | Open Subtitles | من الواضح أنها ملكه إنها ما تزال مبتلة من المطر |
| Sonbaharda Yağmurdan dolayı toprak aşınır, ukalâ inşaatçı. | Open Subtitles | في الخريف التربة تتفتت قليلاً من المطر. لا تتذاكى، يا عامل البناء |
| Yağmurdan dolayı nemli, fakat hala okuyabilirsiniz. | Open Subtitles | إنه مبلل من المطر لكن مازال يقرأ |