Gürültüden ve kadınların yabancıların yanında yaşamasından hoşlanmaz. | Open Subtitles | أنه لا يحب الضوضاء و النساء اللاتي يعشن بالقرب من الغرباء |
yabancıların yanında utangaç hissetmiyor ve çaba harcayıp kolayca arkadaş oluyor. | Open Subtitles | هو لا يخجل من الغرباء بل يدخل نفسه معهم وذلك يجعله يصبح صديقاً بسهولة |
Ben kendim de yabancıların yanında çekingenimdir ve keşke onun özrüne sahip olsam. | Open Subtitles | طبيعياً ... أنا ايضاً استحي من الغرباء اقبل عذرها بالطبع |
Görüyorsun, Rosemary yabancıların yanında oldukça utangaç. | Open Subtitles | سترى أن (روزماري) خجولة جداً من الغرباء |