"yahudi'" - Traduction Turc en Arabe

    • يهودي
        
    • اليهود
        
    • يهودية
        
    • اليهودي
        
    • يهود
        
    • يهودياً
        
    • يهوديه
        
    • لليهودي
        
    • يهودى
        
    • يَهودي
        
    • كيهودي
        
    Ebeveynlerinin oradan geçtiğini ve orada bir tek Yahudi kalmadığını biliyormuş. Open Subtitles عرف ان والداه كانوا هنا ولم يبقى يهودي على قيد الحياة
    JUDENRAT Yahudi Heyeti; iş ekipleri, yiyecek ve k0nut k0nularında Krak0w'da rejimin emirlerini yerine getirmekten bizzat s0rumlu 24 seçilmiş Yahudi'den Open Subtitles يتكون المجلس اليهودي من 24 عضو يهودي مختارين لهذه العمل ولادارة ما يخص العمل و الغذاء و الاسكان و تقديم الشكاوي
    Büyük Bay Kibar yarın geliyor. Büyük Yahudi bugün burada. Open Subtitles الغير يهودي الأعظم سيأتي غداً اليهودي الأعظم قد جاء بالفعل
    Hatta Medine'nin en büyük Yahudi kabilesi Beni Kurayza'yı bile. Open Subtitles وكذلك أحد أكبر قبائل اليهود داخل المدينة وهم بنى قريضة
    Ama benim zavallı talihsiz kızım dörtte bir oranında Yahudi. Open Subtitles لكن ما تزال إبنتي على قيد الحياة إنها ربع يهودية
    "Fransız vatanseverlere! "Fransa yabancılara emanet ediliyor ve Yahudi altınına satılıyor. Open Subtitles فرنسا قد تم تسليمها الى الأجانب و تم بيعها بالمال اليهودي
    Her hafta onun kağıtlarını kontrol ediyorsunuz ve bende her zaman Picasso'nun büyük büyük ailesinin Yahudi olmadığını söylüyorum Open Subtitles يأتون مرة في الأسبوع لرؤية أوراقه وفي كل مرة أخبرهم ، دعو والداه وجداه حتى أجداد بيكاسو ليسوا يهود
    Görevi: müttefiklerin 1 milyon Yahudi karşılığında 10.000 kamyon verip veremeyeceğini öğrenmekti. Open Subtitles أن يرى إذا كان الحلفاء يبادلون 10 الآف شاحنة مقابل مليون يهودي
    Adamım Yahudi olduğu için tim dağıtıldı diye mi sızlanıyorsunuz? Open Subtitles أنت تتجنب مواجهتي بعد تدمير فريقي بسبب أن رجلي يهودي
    Sürekli öne doğru eğiliyor, omuzları çıkık, gözleri kısık, Yahudi tipli. Open Subtitles يميل للأمام دائماً , يرفع أكتافه يعصر عينيه , يهودي جداً
    Senin gibi bir domuz Yahudi her yerde yolunu bulur. Open Subtitles فتي يهودي مثلك، بوسعنا أن نجد مثله في أي مكان.
    Dinle, bir an önce yapman gereken Yahudi olmak ne demek onu düşünmen. Open Subtitles أنظر، الذي تحتاج فِعله وبسرعة ،هــو التفـكير بشـأن ماذا يعني أن تكون يهودي
    Sorulması gereken; "Yahudi bir çocuk," "nasıl anti-seminist birisi olur?" Open Subtitles والسؤال هو كيف يمكن لطفل يهودي أن يصبح معاديا للسامية؟
    Muhammed Yahudilere ve Yahudi dinine bizzat bir şey yapmamıştır. Open Subtitles فلم يكن لمحمد ما يحمله ضد اليهود أو الديانة اليهودية
    Ama belki de Yahudi olma ihtimaline karşı sarışın olmak hayatını kurtarıyordur. Open Subtitles أو هذه الموضة، ستساعدك على سبيل المثال للنجاة إذا كنت من اليهود
    1942 Mart'ının sonlarına doğru büyük miktarda Yahudi grupları burada toplanmış. Open Subtitles عند اقتراب نهاية مارس 1942 تم اقتياد مجموعات يهودية الى هنا
    Yahudi olduğumuz için değil babam korkak, ciğeri beş para etmez ödül diye her gün kafama vuran biri olduğu için kutlamıyorduk. Open Subtitles ليس لننا يهود بل بسبب والدى كان أسواء راعى بقر سافل لا يملك فكرة عن الهدايا سوى ضربه لى على مؤخرة رأسى
    Ama senin için gökyüzü bir sınır.Sinagoga gideceğiz ve seni Yahudi yapacağız. Open Subtitles لكن بالنسبة لك السماء هي الحد نحن ذاهبون إلى المعبد لتتحول يهودياً
    Ve seni önce çiğner sonra tükürüp atar, sanki Yahudi Hillary Clinton gibi. Open Subtitles غيمة سوداء من فوق ذقنها و ستبتلعك و تبصقك فوق كهلاري كلينتون يهوديه
    Bu sözleşme bağlayıcı ve Yahudi karşı tarafın etinden bir kilo kesmeyi talep edebilir. Open Subtitles لماذا، فات موعد هذا الصك وشرعاً الآن يحق لليهودي المطالبة برطل اللحم
    Kafir Yahudi ciğeri, keçi safrası porsukağacı yongası. Open Subtitles كبد يهودى مجحد مرارة معزاة وفروع من شجر الطقسوس
    Ben Rus'um ve Yahudi'yim. Ama beyazım da. Open Subtitles أنا روسيّ، و يَهودي و لكنني أبيَض أيضاً
    Bir Yahudi olarak Yahudi mezarlığına gömülmek istemiyor musun? Open Subtitles و أنت لا تريد أن تُدفن كيهودي في قبر يهودي؟

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus