"yakalamıştı" - Traduction Turc en Arabe

• قبض
• إصطاد
• أمسك بي

Özür dilerim. Denedim ama Loco onları çoktan yakalamıştı.
انا اسفه, لقد حاولت ولكن "لوكو" قبض عليهم.

Şu Fuma hergeleleri onu yakalamıştı ve cehenneme postalamak üzereydi.
...لقد قبض عليها فوما و عصابته

Sean Archer seni Birleşmiş Milletler Genel Sekreterini izlediğin için yakalamıştı. Oh, hayır.
أقصد (شون أرتشر) قبض عليك عندما إقتحمت مبنى الامن المركزى للأمم الامتحدة

Geçen sene bizim gölde, en büyük balığı o yakalamıştı.
لقد إصطاد أكبر سمكة في بحيرتـنا العام الماضي

Duke beni Dee'nin Eczanesi'nden ruj çalarken yakalamıştı.
أمسك بي دوك مرة وأنا اسرق ملمع الشفاه من صيدلية دي

Polis Kelso'yu kaçarken şurada yakalamıştı.
(هناك حيث شرطي الدورية قبض على (كيلسو بينما كان يهرب خارجاً إلى الزقاق

Burada çalışmaya başladığımda, Seth ilaç çalan birini yakalamıştı.
بعد أن بدأتُ العمل هنا مباشرة، قبض (سيث) على رجل يسرق الأدوية

12 yıl önce bir soygunda Paul ve küçük kardeşini yakalamıştı.
قبل 12 سنة تقريباً، قبض على (بول) وأخيه الصغير (باري) في سرقة.

İki hafta önce stüdyodan çıkarken paparazziler Nicky Jay ile beni yakalamıştı.
قبض عليّ مُصوّري الفضائح أنا و(نيكي جاي) خارجين من الإستوديو قبل بضعة أسابيع.

Luciano kaçar lakin baskın, Dewey için baskın yine de işe yaramıştı çünkü Luciano'nun genelevlerinin birinde çalışan bir fahişeyi yakalamıştı.
لوتشيانو) هرب) غارته لم تخسر لقد قبض على عاهرة

Hani Afrikalı korsanları yakalamıştı?
-ظننت أنه قبض على القراصنة الأفارقة

Evet, hem de çok iyi. Baban üç tane *orfoz yakalamıştı. Mucize gibiydi.
نعم , أباك إصطاد ثلاث سمكات هامور و هذه معجزه

Bilmiyorum, bir şey gördüm işte. Beni de yakalamıştı.
لا أعرف، لقد رأيت شيئاً فحسب لقد أمسك بي أنا كذلك

Babam bizi ilk randevumuzda yakalamıştı.
التي أمسك بي معها، كانت المرّة الأولى