Ne yazık ki ajanlarımız yakalanmamak için ne kadar ileri gideceğini tahmin edemedi. | Open Subtitles | للأسف عملائنا لم يتوقعوا ما الطريق الذي سيسلكه لتجنب القبض عليه |
Bir keresinde yakalanmamak için onu kullanan bir firari vardı. | Open Subtitles | حظيت بهارب من قبل قام بإستخدام ذلك العلاج لتجنب القبض عليه |
yakalanmamak için motosiklet çaldı. | Open Subtitles | لقد سرق دراجةً لتجنب القبض عليه |
yakalanmamak için tamamen baştan bir dil yarattık. | Open Subtitles | ولكي لا نجذب الإنتباه، خلقنا لغة جديدة. |
yakalanmamak için tamamen baştan bir dil yarattık. | Open Subtitles | ولكي لا نجذب الإنتباه، خلقنا لغة جديدة. |