Bob, asker bizim daha fazla yaklaşmamıza müsaade etmiyor ama görebildiğimiz kadarıyla, oldukça çok sayıda asker ve teçhizat var ve herkesi alandan uzaklaştırmaya çalışıyorlar... | Open Subtitles | حسنا ، بوب ، الجيش لن يسمح لنا بالإقتراب كثيرا لكنمنحيثمانستطيعأننراه، هناك تعبئة كبيرة جدا للقواتوالمعدات، |
Seth. Bu çatlak kafa bu şeyin yanına yaklaşmamıza izin vermiyor. | Open Subtitles | سيث تلك الغبية لا تسمح لنا بالإقتراب من هذا الشئ |
Başka bir oturum için param yoktu bu yüzden senin yanına yaklaşmamıza izin vermiyordu. | Open Subtitles | لم يكن معي مال لجلسة أخرى كان من المحال أن يسمح لي ولزوجتي بالإقتراب منك |
Makineli tüfekler yaklaşmamıza olanak vermiyor. | Open Subtitles | الرشاش لا يسمح لنا بالإقتراب أكثر |
Bob, asker bizim daha fazla yaklaşmamıza müsaade etmiyor ama görebildiğimiz kadarıyla, oldukça çok sayıda asker ve teçhizat var ve herkesi alandan uzaklaştırmaya çalışıyorlar... | Open Subtitles | حسناً يا (بوب) ، لن يسمح لنا الجيش بالإقتراب أكثر لكن مما يمكننا رؤيته فهناك تعبئة واضحة من القوّات والمعدّات |