Yarın, ateşi yakmadan önce, güneşin batışına kadar bekleyeceğiz. | Open Subtitles | انتظروا حتى تغيب الشمس مساء غد قبل إضرام النار |
Onun mısır tarlasında, onu yakmadan önce. | Open Subtitles | جد جد جدي أخذه من جثة أحد جنود الاتحاد في حقله قبل إضرام النار به. |
-Sonra... ben küçükken bana şunu öğretti, güneş kafanı yakmadan önce, saat 11'de ve öğleden sonra da saat 4'te yemek yiyeceksin, yoksa yemekler kanında zehire dönüşürler. | Open Subtitles | - ... وبعدين- عندما كنت صغيراً، علمنى أن أكل الساعة 11 صباحاً ، قبل أن تحرق الشمس رأسك ، وفى الرابعة بعد الظهر |
Elini yakmadan önce "Laura" demiştin. | Open Subtitles | قبل أن تحرق يدك قلت : |