| Michael'in hayatta olmasını ben de en az yanındaki adam kadar istiyorum. | Open Subtitles | انا اريد مايكل حياً بقدر ما يريده الرجل المجاور. |
| Tabii ki, yanındaki adam Ukraynalı değilse. | Open Subtitles | ما لم يكون الرجل المجاور أوكرانياً |
| Babamın yanındaki adam kim? | Open Subtitles | من ذلك الرجل مع والدي؟ |
| - Doktorun yanındaki adam kim? | Open Subtitles | -من ذلك الرجل مع الطبيب؟ |
| Bilemiyorum. yanındaki adam bir keresinde ona öyle seslenmişti. | Open Subtitles | لا أدري، الرجل الذي معها دعاها هكذا ذات مرّة |
| Bir de yanındaki adam işte. Sahneye alalım sizi. | Open Subtitles | أوه أجل وذلك الرجل الذي معها ، هيا تعالا |
| George'un yanındaki adam Ashtad Madari İran istihbaratına göre asıl para kaynağı. | Open Subtitles | ذاك الرجل برفقة (جورج) يُدعى (أشتدّ مداري) أساس الإدارة المالية في المخابرات الإيرانية |
| Susan Hargrave'in yanındaki adam Benjamin Stalder. | Open Subtitles | (الرجل برفقة (سوزان هارجريف) هو (بينجامين ستالدر |
| Frank'in yanındaki adam. | Open Subtitles | (الرجل المجاور لـ (فرانك |
| Bir de yanındaki adam işte. Sahneye alalım sizi. | Open Subtitles | أوه أجل وذلك الرجل الذي معها ، هيا تعالا |