Sabahın 6'sında yapacak daha iyi işin yok mu senin? | Open Subtitles | أليس لديكَ من شيءٍ أفضل تفعله بالسادسة صباحاً سوى ذلك؟ |
Ama bunu diyenler, yapacak daha iyi bir şeyi olmayanlar. | Open Subtitles | ولكنهم مجرد حمقى ليس لديهم شئ أفضل لعمله |
Hayır, benimle öleceğini söyledin. Çünkü yapacak daha iyi bir şeyin yok. | Open Subtitles | لا أخبرتني بأنّكِ ستَمُوتي مَعي بسبب انه لايوجد لديكِ شيء أفضل للقيام به |
Her zaman için yapacak daha iyi bir şeyleri vardır, değil mi? | Open Subtitles | لديه دائما أشياء أفضل لفعلها,صحيح؟ انتظر,مهلا,مهلا مهلا,مهلا,مهلا |
Tüm bu gezi boyunca bu bakım broşürlerini okudum çünkü yalnız bekar bir kadın olarak yapacak daha iyi bir işim yoktu. | Open Subtitles | اقرأ كتيبات الصيانة هذه لأنني امرأة عزباء وحيدة وليس لدي شيء أفضل لأفعله |
Belli ki Artie hâlâ tavır sergiliyor ve benim de, hastanede oturup küfür yemekten başka yapacak daha iyi işlerim var. | Open Subtitles | لدي أمور أفضل لأفعلها عوضًا عن الجلوس في المستشفى والتعرض للإساءة |
yapacak daha iyi bir işin yok mu, ...mesela kıçına dövme yaptırmak? | Open Subtitles | ماذا قلت للتو؟ ليس لديك شيئاً أفضل لتفعله مثل أن توشمي مؤخرتك؟ |
Eminim onun yapacak daha iyi bişeyleri vardır | Open Subtitles | أنا متأكد أن لديها أشياء أفضل لتفعلها |
Tüm hayatını bana bakarak harcadın. Artık ölüsün ama hâlâ yapacak daha iyi bir işin yok. | Open Subtitles | قضيتِ حياتكَ تعتنين بي، و الآن وها أنتِ ميّتة لستِ تجيدين شيئاً أفضل لتفعليه |
Neden? yapacak daha iyi birşeylerin mi var? | Open Subtitles | لماذا الديك ما هو أفضل لنفعله ؟ |
Tanrım, sizin hafta sonu yapacak daha iyi işleriniz yok mu? | Open Subtitles | يا ألهي , أليس لديك شيء أفضل تفعله بعطلة نهاية الأسبوع ؟ |
Orada yapacak daha iyi bir işin var mı, Lars? | Open Subtitles | -ألديك شيئ أفضل تفعله هناك يا "لارس "؟ ؟ |
Tabi yapacak daha iyi bir işin yoksa! | Open Subtitles | ما لم يكن لديكِ شيء أفضل لعمله |
Belki yapacak daha iyi bir işi vardı. | Open Subtitles | ربما لديه شيء أفضل لعمله |
İnsanların yapacak daha iyi şeyleri yok mu. | Open Subtitles | الناس مع شيء أفضل للقيام من غمز بعض حرفي. |
yapacak daha iyi şeylerim var. | Open Subtitles | أنا لا أقرأ صفحات المجتمع. لدي أشياء أفضل للقيام به |
Yaşlı bir esnafı rahatsız etmekten başka yapacak daha iyi bir işiniz yok mu? | Open Subtitles | أليس لديكم أمور أفضل لفعلها من إزعاج عامل متجر مسن؟ |
yapacak daha iyi bir şeyim olmadığından degil. | Open Subtitles | وكأنّه كان لديّ شيء أفضل لأفعله |
Herşeyden önce,yapacak daha iyi bir işim yok. | Open Subtitles | أولا، أنا ليس لدي أشياء أفضل لأفعلها |
Cidden gün boyunca burada oturup benim yazı yazmamı izlemekten başka yapacak daha iyi bir işin yok mu? | Open Subtitles | أما لديك شيء أفضل لتفعله غير مراقبتي طيلة اليوم أكتب بحروف متشابكة؟ |
- Hiç tanımadığım insanlara, yapacak daha iyi işleri olan devlete zararsız bir adamın yaptığı önemsiz bir şeyi cezalandırması için baskı yaptırmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | -أناشد أشخاصاً لم أقابلهم قبلاً ليضغطوا على حكومة لديها أشياء أفضل لتفعلها لتعاقب رجلاً لم يقصد أيّ أذي على شيء لم يشاهد أحدٌ حتى، هذا ما أفعله |
Benim için sorun olmaz, eğer yapacak daha iyi bir işin yoksa. | Open Subtitles | أنا لا أمانع إذا لم يكن لديك شيء أفضل لتفعليه |
- Ne, yapacak daha iyi bir işin mi var? | Open Subtitles | ألديك شيء أفضل لنفعله ؟ |
Madem hayatınla bu kadar mutlusun gecenin yarısı iş yerine dönüp bana gelip bağırmaktan başka yapacak daha iyi bir şeyin yok mu? | Open Subtitles | انت سعيد للغاية بحياتك بحيث انه ليس لديك شيء افضل لتفعله في منتصف الليل الا ان تأتي الى العمل لتصرخ في؟ |
yapacak daha iyi bir işin yok cidden sanırım. | Open Subtitles | يبدو بأنك لا تملكين ماهو افضل لتفعليه |
Parker, eminim Savannah ve erkek arkadaşının yapacak daha iyi işleri vardır. | Open Subtitles | باركر,أنا متأكدة ان سافانا ورفيقها لديهم أشياء افضل لفعلها. |
"Okula gitmek" fikrine gelirsek yapacak daha iyi bir işim yok. | Open Subtitles | وبالنسبة لفكرة الذهاب للمدرسة فليس لديّ أمر أفضل لأقوم به |
İyi oldu. Siz saçmalayacaksanız, benim yapacak daha iyi işlerim var. | Open Subtitles | إذا كنت ستناقشين هذا الهراء . لدي أشياء أفضل أقوم بها |