Hiç durmadan yapmamız gerekiyordu. | Open Subtitles | يجب علينا القيام بذلك دون دوقف |
Senin için en hayırlısını yapmamız gerekiyordu, herkes için de öyle. | Open Subtitles | كان علينا القيام بالأفضل لك وللجميع |
Bir şeyler yapmamız gerekiyordu. | Open Subtitles | كان علينا القيام بشيء. |
Belki bunu yapmamız gerekiyordu. | Open Subtitles | لا. ربما نحتاج للقيام بذلك |
Ama Lily haklıydı, hazır değildik. Hayatımıza devam edip kendi istediklerimizi yapmamız gerekiyordu. | Open Subtitles | ولكن لقد كانت (ليلي) محقة ، لم نكن مستعدين لقد كنا بحاجة للمضي قدماً ، ونقوم بأشيائنا. |
Yüzde 4'lük bir bütçe kesintisi yapmamız gerekiyordu ve acil yardım ulaşımıyla ilgili bir kalem vardı. | Open Subtitles | كان علينا القيام بتخفيض %في الميزانية بنسبة 4... وكان لدينا بند النقل الجوي في حالات الطوارئ |
Ona inandım. yapmamız gerekiyordu. | Open Subtitles | و صدقته.علينا القيام بذلك |
Baba, bir şey yapmamız gerekiyordu. | Open Subtitles | علينا القيام بشيء ما يا أبي |
Belki tehlikeli bir şeyler yapmamız gerekiyordu. | Open Subtitles | ربما نحتاج للقيام بشىء خطير. |
Evet, şey yeni bir başlangıç yapmamız gerekiyordu. | Open Subtitles | حسنٌ... لقد كنا بحاجة لبداية جديدة. |