"yapmaya karar verdik" - Traduction Turc en Arabe

    • قررنا أن
        
    • قررنا إجراء
        
    • قررنا ان
        
    • قررنا بناء
        
    • لذا قررنا
        
    • قررنا القيام
        
    • وقررنا
        
    Biz de karşılık olarak size bir sürpriz yapmaya karar verdik. Open Subtitles أنكم خططتم على الزواج ولذلك قررنا أن نرد لكم المعروف ونفاجئكم
    Ve buna benzer görünecek şeyler yapmaya karar verdik. TED لذا ، قررنا أن نقوم بعمل أشياء تبدو كهذه.
    Mülteci kamplarında yaşayan sayısını tespit için nüfus sayımı yapmaya karar verdik. Open Subtitles قررنا إجراء إحصاء في المناطق لمعرفة كم عدد الناس الذين يعيشون في مخيمات اللاجئين
    Kavgadan sonra her Sali gecesi bir seyler yapmaya karar verdik. Open Subtitles منذ الخصام قررنا ان يكون لدينا موعد ثابت كل ليلة ثلاثاء
    Dünyadaki en büyük duman süpürgesini yapmaya karar verdik. TED لذلك، قررنا بناء أضخم مكنسة كهربائية لتنظيف الضباب والدخان في العالم.
    Nehri yapmaya karar verdik Rob Admiraal'i davet ettik. Kendisi Japon tarzında uzmanlaşmış bir dövme sanatçısıydı. TED لذا قررنا طلاء ذلك النهر ودعونا روب أدميرال وهو فنان يرسم الوشم، ومختصّ بالنمط الياباني
    Gazeteci olarak bize öğretilen her şeye ters düşecek bir şey yapmaya karar verdik: Paylaşmak. TED لقد قررنا القيام بعمل شيء على النقيض تماماً لكل ما تعلّمناه كصحفيين: المشاركة.
    Orada mükemmel bir hayatımız vardı, ve olağandışı bir şey yapmaya karar verdik. TED عشنا حياة رائعة هناك، وقررنا أن نفعل شيئا غير إعتيادي.
    Biz, dört bacaklı bir böcekten küçük bir köpeğe dönüşüp yürüyebilen bir şey yapmaya karar verdik. TED قررنا أن يكون لدينا زاحف بأربعة أرجل. تتحول إلى كلب صغير يتحرك بخطوات صغيرة.
    Bu konuda çok kötü hissettik. Bu yüzden ufak bir gezi yapmaya karar verdik. Open Subtitles حسنا، شعرنا يالسوء حينها لذلك قررنا أن نذهب برحلة أخرى معا
    Bugün derse girmek yerine sörf yapmaya karar verdik. Open Subtitles لقد قررنا أن نركب الأمواج بدل الدراسة اليوم.
    Korkarım onarılamaz bir hasar. Bu yüzden size ödeme yapmaya karar verdik. Open Subtitles ولا يمكن إصلاحها, مع الأسف ولذلك قررنا أن ندفع لك التأمين
    Frank gelip benden özür diledi ve birkaç dakika sonra erkekler tuvaletinde barışma seksi yapmaya karar verdik. Open Subtitles فرانك بدأ بالأعتذار لي .. وبعد بضعة دقائق قررنا أن نفعل جنس مراضاة في غرفة الرجال
    Ve bunun sonucunda, faydalı olacak bir şeyler yapmaya karar verdik, ilk olarak dipteki grup, yani Afro-Amerikan öğrencilere ve daha sonra İspanyol öğrencilere. TED وكنتيجة لذلك، قررنا أن نفعل شيئاً يمكن أن يساعد، قبل كل شيء، المجموعة الأقل مستوى، والطلاب الأفارقة الأمريكان وبعدهم الطلاب الإسبان.
    Tamam, biz birkaç değişiklik yapmaya karar verdik. Open Subtitles لقد قررنا إجراء بعض التعديلات
    Küçük bir deney yapmaya karar verdik, bunun için reçelleri seçtik. TED قررنا ان نقوم بتجربة واخترنا المربى لهذه التجربة.
    Bunu bu sonbaharda yapmaya karar verdik; onları piyasaya çıkaracağız, muhtemelen 1,000 dolarlık değerler şeklinde. TED لقد قررنا ان نفعل ذلك في خريف هذا العام، سوف نقوم بإصدارها، ربما من فئة 1000 دولار.
    Evet, manzaramızı kendimiz yapmaya karar verdik. Yarın da bir göl yapacağız. Open Subtitles أجل لقد قررنا بناء إطلالة خاصة بنا و غداًَ سنصنع بحيرة
    Böylece bunu keşfedecek aracı yapmaya karar verdik ve bu araca "Kademe" dedik. TED لذا قررنا بناء أداة لاكشاف ذلك، وهذه الأداة تدعى "Cascade".
    Böylece bu topluluğu daha iyiye götürmek için bir değişiklik yapmaya karar verdik. Open Subtitles لذا قررنا القيام بتغيير لنجعل هذا المجتمع أفضل
    Bu yüzden Stanford'ta farklı bir sürücüsüz araç yapmaya karar verdik. TED لذا .. قررنا نحن في - ستانفورد - ان نقوم ببناء سيارة تحكم ذاتي من نوع مختلف
    Ona Dr. Fisher'in protokolünü anlattım ve bir tane denekle, yani benle, örnek yapmaya karar verdik. TED شرحت برتوكول د.فيشر، وقررنا إعادة تصوّره بحجم عينة لأحد الأشخاص، ألا وهي أنا.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus