Çok çalışıyor ve Yaptığı işte oldukça iyi. | Open Subtitles | إنه موظف جاد ، وجيد فيما يفعله |
Çevremde yeterince ölüm olması kötü, bir de bu adam benim bölgemde ve korkunç sebeplerden de olsa Yaptığı işte gerçekten iyi. | Open Subtitles | {\pos(192,230)} لكن هذا الرجل يرعبني حقاً، وهو جيد حقاً فيما يفعله لأسباب مريعة جداً |
Yaptığı işte cidden çok iyidir. | Open Subtitles | إنه جيدٌ للغاية فيما يفعله |
Hayır, sadece demek istediğim, Yaptığı işte çok iyi sanki onun etrafında olursam çok şey öğrenecekmişim gibi hissediyorum. | Open Subtitles | لا، إنما هو رائع في عمله وهذا يشعرني بأنني أتعلم بمجرد كوني حوله |
Kendine gel. Kardeşim Yaptığı işte çok iyidir. | Open Subtitles | حسبكَ، اخي بارعٌ جداً في عمله. |
Beth de bunların hedefi oluyor çünkü Yaptığı işte iyi. | Open Subtitles | بيث) مستهدفة لأنها جيدة فيما تفعل) |
Sanırım Yaptığı işte çok iyi. | Open Subtitles | أعتقد بأنّه جيّد في ما يفعل |
Yaptığı işte çok başarılı. | Open Subtitles | وهو الرائعة في ما يفعل. |
Yaptığı işte egodan eser yok. | Open Subtitles | لا يوجد غرور فيما يفعله |
Baban Yaptığı işte iyi midir? | Open Subtitles | -هل أباك جيد في عمله ؟ |