Yarın öğle yemeği yiyelim. Konuşuruz. | Open Subtitles | لنتناول طعام الغداء غداً معاً، وسنتحدّث. |
Çok zor olmasa gerek. Yarın öğle yemeğinde posterler üzerinde çalışır, içeceklere karar veririz, tamam mı? | Open Subtitles | لا يجب أن يكون ذلك صعب نحن نستطيع عمل اللافتات و الغداء غداً |
Rahat ol yakışıklı. Bunu Yarın öğle yemeğinde konuşabiliriz. | Open Subtitles | أسترخي ياجميل سنتناقش بهذا على الغداء غداً |
Yarın öğle yemeğinde bildiğim her şeyi sana anlatırım tabii o gece kulüpçü sevgilin beni motoruyla tekrar ezmeye kalkmazsa. | Open Subtitles | سأخبرك بكل ما أعرفه على الغداء غدا طالما لن يحاول صديقك بالنادى بأن يدهسنى بدراجته النارية |
Yarın öğle yemeğinden sonra sigara içmek için arka tarafa gideceğim. | Open Subtitles | بعد تناول طعام الغداء غدا سوف أذهب إلى الزقاق الخلفي لأدخن سيجارة .. |
Bu Fransız deliğinden çıkıp Yarın öğle yemeğini şehir merkezinde yemek istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن من حفره الجحيم الفرنسيه والعوده للولايات وقت الغذاء غداً |
Koloni 5'e Yarın öğle vakti ulaşırız gibi. | Open Subtitles | لذا فإننا ينبغي أن تصل إلى مستعمرة خمسة من قبل ظهر غد. |
Bayan Cooper'a gidip o adamın Yarın öğle yemeğinden önce otelden ayrılması için ısrar edeceğim. | Open Subtitles | سوف أذهب مباشرة إلى الآنسة " كوبر" و أصر على أن يترك الفندق قبل موعد الغداء غداً |
Yarın öğle yemeği için hazırlarız. | Open Subtitles | . حسناً ، سنتناولهم على الغداء غداً .. |
Yarın öğle yemeğinden önce bu haplardan bir tane al. | Open Subtitles | خذي واحدة من هذه الحبوبقبل الغداء غداً |
Unutma: Yarın öğle yemeği! | Open Subtitles | لاتنسى، مأدبة الغداء غداً. |
Yarın öğle yemeğine çıkıyoruz. | Open Subtitles | سنتناول الغداء غداً |
Yarın öğle yemeğine ne dersin? | Open Subtitles | ماذا عن الغداء غداً |
Yarın öğle yemeği için müsait misiniz? | Open Subtitles | هل لديكم وقت لتناول الغداء غدا ؟ |
Yarın, öğle yemeğinde, saat 1'de Barbetta Restoranı'nda buluşalım. | Open Subtitles | " دعينا نحصل على الغداء غدا , السبت, انا وانتي . مطعم باريتا فى الواحدة. |
- Evet, tabii ki. Yarın öğle yemeğinde görüşürüz. Hoşça kal. | Open Subtitles | نراكِ علي الغداء غدا مع السلامة |
Yarın öğle yemeğinde gel, en derindeki sırlarımı açığa çıkaralım. | Open Subtitles | احضري لي الغداء غدا وسنكتشف أعماقي |
Bunu Yarın öğle arasında yapamaz mıydık? | Open Subtitles | ألم يمكننا فعل هذا في وقت الغداء غدا |
Sanırım Yarın öğle yemeğinde sizinle görüşeceğim Bay Lippencott. | Open Subtitles | أظن أنني سأراك على الغذاء غداً يا سيد "ليبنكوت" |
Harry, Martin Yarın öğle yemeği için bizimle Ivy'de buluşmak istiyor. | Open Subtitles | (هاري)، أراد (مارتن) اللقاء بنا لتناول الغذاء غداً في مطعم "آيفي" وأنا لغيت ذلك، |
Samuel Aleko Yarın öğle transfer edilecek. | Open Subtitles | (سيتم نقل (صموئيل أليكو بعد ظهر غد |
Yarın öğle vakti bir iş için Shangai ye gideceğim. | Open Subtitles | أنّني سأذهب غداً إلى "شنغهاي" في صفقة... |