"yarın öğlene kadar" - Traduction Turc en Arabe

    • قبل ظهر الغد
        
    • حتى ظهيرة الغد
        
    • بحلول ظهر الغد
        
    • لم ترفع غدا عند الظهر
        
    • ظهر غد
        
    • حتى ظهر الغد
        
    Cevabınızı ve paranızı yarın öğlene kadar vermiş olun. Open Subtitles و لكنني أريد ردك و مالك قبل ظهر الغد و نقطة أخرى مهمة
    yarın öğlene kadar 5 milyon dolar bulamayız. Open Subtitles لا يمكننا الحصول على 5 ملايين وليس قبل ظهر الغد
    Eğer yarın öğlene kadar Kazım'ı bana verirse, gelinini ona geri vereceğimi yazdım. Open Subtitles - نعم - لقد كتبت إذا سلم لي قاسم قبل ظهر الغد سأرجع له عروسه
    Kara Şövalye yarın öğlene kadar hazır olmaz. Open Subtitles لن يتم تصليح الفارس الأسود حتى ظهيرة الغد
    O işçiler yarın öğlene kadar kovulacak. Open Subtitles أريد ذهاب هؤلاء العمال بحلول ظهر الغد
    yarın öğlene kadar Şikaka'nın laneti kalkmayacak olursa Vaçutular tüm Vaçatileri öldürecek ve senin kafanı da bir taşla ezeceklermiş. Open Subtitles لكن إذا لعنة "شيكاكا" لم ترفع غدا عند الظهر ... "واتشوتو" سيقتلون كلّ "واتشاتي" ويحطمون راسك على صخره
    - yarın öğlene kadar atları buraya getireceksiniz yoksa hepiniz vurulacaksınız. Open Subtitles ستجلب الخيول الى هذا المكان قبل ظهر غد أو سترمون جميعكم بالرصاص
    yarın öğlene kadar zaman veriyorum. Her halükârda, sen zaten otelden gideceksin o vakit. Open Subtitles سأمنحكما مهلة حتى ظهر الغد وأنت ستغادر الفندق حينها أصلاً
    yarın öğlene kadar hayır, imkansız. Open Subtitles ليس من قبل ظهر الغد. غير ممكن.
    Bu yüzden Şef Nail'e yarın öğlene kadar ödemeyi yapmazsan tutuklanman için mahkeme kararı çıkartabileceğini söyledim. Open Subtitles ولهذا السبب قلتُ للقائد (نيل) إذا لم يسدّدها قبل ظهر الغد فإنّه حرّ في الحصول على مذكرة لإعتقالك
    Oy vermeye yarın öğlene kadar vakit var. Mendoza'ya ulaşırım. Open Subtitles التصويت ليس قبل ظهر الغد سأتحدثإلى(ماندوزا)و...
    Bilekliği almak için yarın öğlene kadar vaktimiz var. Open Subtitles أمامنا حتى ظهيرة الغد لنكتشف طريقة لسرقة السوار
    Tamam, yarın öğlene kadar vaktin var. Open Subtitles حسناً لديك حتى ظهيرة الغد
    yarın öğlene kadar DNA'sını saç şampuanını, saçını boyayıp boyamadığını kepekli mi öğreneceğiz. Open Subtitles بحلول ظهر الغد سنعرف تركيب الحمض النووى للفاعل حتى نوع المستحضرت التى يستدخدمها فى تصفيف شعره حتى قشره الراس سنعرفها...
    O taşı yarın öğlene kadar görmeyi bekliyorum. Open Subtitles أتوقع رؤية ذلك الحجر بحلول ظهر الغد
    yarın öğlene kadar evde olmuş oluruz. Open Subtitles حسنا , سنكون بالمنزل بحلول ظهر الغد
    yarın öğlene kadar Şikaka'nın laneti kalkmayacak olursa Vaçutular tüm Vaçatileri öldürecek ve senin kafanı da bir taşla ezeceklermiş. Open Subtitles لكن إذا لعنة "شيكاكا" لم ترفع غدا عند الظهر ... "واتشوتو" سيقتلون كلّ "واتشاتي" ويحطمون راسك على صخره
    yarın öğlene kadar seninle yatacağına dair arkadaşıyla iddialaştı. Open Subtitles لقد راهن صديقه انه يستطيع ان يعاشرك قبل ظهر غد
    Ve yarın öğlene kadar çıkmasına izin vermeyeceğiz. Open Subtitles لكننا لن نسمح له بالخروج حتى ظهر الغد...

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus