"yaraladı" - Traduction Turc en Arabe

    • جرح
        
    • أصاب
        
    • يصب
        
    • آذت
        
    • آذى
        
    • آذاه
        
    • أصابت
        
    • بإيذاء
        
    • طعنتني
        
    • جرحتني
        
    • جرحني
        
    • تتأذى منه
        
    • الجرحى
        
    • يجرح
        
    • جرحه
        
    Yerlilerden birini yaraladı. Birkaç at öldürdü. Open Subtitles لقد جرح أحد الهُنود جروحاً خطيرة وقتل بعضاً مِن الجِياد أيضاً
    Soyguncunun 20 yaşındaki Barnett Jerkins olduğu tespit edildi vurulmadan önce kendini durdurmaya çalışan iki polis memurunu da yaraladı. Open Subtitles المسلح المعروف بـ برانيت جاركنز 20 سنة جرح ضابطين قبل ان يقتل نفسه
    İçeride silahlı bir deli var. Bir çocuğu yaraladı. Open Subtitles لدينا مجنون بالداخل بحوزته بندقية أصاب بعض الأولاد
    Jordan olayı beni biraz yaraladı. Open Subtitles أنا يصب قليلا عن هذا الشيء الأردن.
    Kolunu da o mu yaraladı? Open Subtitles أهي مَن آذت ذراعكَ؟
    Ve elini yaraladı. - Doktor lâzım. Open Subtitles قاذف طابات ، لقد آذى يده نحتاج لطبيب
    Üç kişiyi öldürdü, 9 kişiyi yaraladı. Open Subtitles في الواقع، لقد قتلت ثلاثة أشخاص و أصابت تسعةً آخرين
    Peki size göre, Emily neden yemeden içmeden kesildi ve kendi kendini yaraladı? Open Subtitles ولماذا برأيك قامت إيميلي بإيذاء نفسها؟ ولماذ توقفت عن الأكل؟
    - Beni kalbimden ve gözümden yaraladı. - Tanrım, sen sarhoşsun. Open Subtitles لقد طعنتني في قلبي و في عيني- يا إلهي، لقد ثملتَ تماماً-
    Ganimet benimdir. Yalan söylüyor Confessor. Yaratığı sadece yaraladı. Open Subtitles إنه يكذب أيتها المؤمنة، لقد جرح الحيوان فقط لقد كان سهمي من قتله
    Bu sabah bağlarından kurtuldu ve iki nöbetçiyi yaraladı, ben de onu izolasyon odasına koymanın en iyisi olacağını düşündüm. Open Subtitles لقد كسر ثيوده هذا الصباح و جرح حارسين اذن من الافضل لو وضعناه في عزله
    Birkaç gün önce, hemşireye saldırırken elini yaraladı. Open Subtitles جرح يده قبل بضعة أيام حينما كان يحاول مهاجمة ممرضة
    Daha sonra birkaç memura saldırdı, iki kişiyi yaraladı ve ne yazık ki iki kişiyi öldürdü. Open Subtitles ثمّ أقدمت على مهاجمة عدّة شرطيين ما أدّى إلى جرح اثنين وللأسف قتل إثنين آخرين.
    Bu sırada, Savcı Yardımcısı Luis Escobar'ı öldürdü ve bir Los Angeles Polisi dedektifini ciddi bir biçimde yaraladı. Open Subtitles وقام بقتل وكيل النائب العام لويس إيسكوبار وقد أصاب مُحقق من شرطة لوس أنجلوس بإصابات خطيرة
    Gergedan İndian'ı yaraladı. Open Subtitles أصاب الكركدن الهندي. إستدر بالشاحنة.
    Paige'i kötü yaraladı. Open Subtitles يصب بيج سيئة جدا.
    Kolunu nasıl yaraladı? Open Subtitles كيف آذت ذراعها ؟
    Kolumu başkası yaraladı. Open Subtitles شخص آخر آذى ذراعي
    Çünkü eylemlerin özüme kadar yaraladı beni, ki kolay bişey değil çünkü yaptığım kaslar merkezi kuvvetimin üzerinde odaklanmış durumda. Open Subtitles لأن تصرفاتك جرحتني في قلبي هذا أمير غير سهل منذ أن الشحنات عندما أتمرن تركز على قوة القلب
    Bu beni derinden yaraladı, Emma, ve babasını da. Open Subtitles لقد جرحني جرح عميقا إيما وأيضا والده
    Seni hiç yaraladı mı? Open Subtitles ألم تتأذى منه أبدا ً ؟
    Daha fazlasını da yaraladı. Open Subtitles ليخلّف وراءه 11 قتيلاً ، والعديد من الجرحى
    O yenilmez Gaara'yı yaraladı.. Open Subtitles قارا لم يجرح من قبل
    Gergedan bacağından yaraladı. Open Subtitles جرحه الكركدن في ساقه.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus