Şimdi ise Spartacus'la birlikte insanları yataklarında boğazlıyor. | Open Subtitles | الآن هي هناك مع سبارتاكوس يقتلون الناس في أسرتهم |
Bu sayede, o taptığın geri zekâlılar bitli yataklarında rahat uyuyabiliyorlar. | Open Subtitles | لكى يناموا بسلام فى أسرتهم التى تعج بالبراغيث. |
Herkes hala rahat, sıcak yataklarında uyuyor. Herkese iyi geceler. | Open Subtitles | لا يزال الجميع نيام في أسرّتهم المريحة ، نوماً هنيئاً لكم |
Jim, yataklarında cips yiyip kola ve soda içiyorlar. | Open Subtitles | جيم انهم يأكلون الشوكولا والشيبس ويشربون الكولا في السرير |
Onları masalarda ya da yataklarında vurdun. | Open Subtitles | أطلقت عليهم النار وهم جالسون إلى الطاولات أو فى فراشهم |
Bir çift yataklarında yatarken bir araba eve giriyor, yatak odasından geçip diğer taraftan çıkıyor. | Open Subtitles | رجل و زوجته نائمان في سريرهما.. ثم تدخل الغرفة عليهما سيارة ثم تخرج من الجانب الآخر |
Bu iki dul, kederli yataklarında yatacak ve onları gömecek oğulları da olmayacak. | Open Subtitles | وهذين الأرامل ينامون وحيدين في سرير كئيب ولا يوجد أبناء لتدفنهم |
Zaten yataklarında olmamaları gerekiyor, seni sersem! | Open Subtitles | - من المُفترض أن يكونوا ... خارج فراشهِم أيها الأحمق ... |
Evlerine zorla giriyoruz, bütün yemeklerini yiyoruz lanet yataklarında uyuyoruz. | Open Subtitles | نقتحم منزلهم ونأكل طعامهم و ننام على أسرتهم |
Ailenin altı ferdi, dün gece yataklarında vurulmuş ve ölü olarak bulundu. | Open Subtitles | سته أفراد من العائله وجود, ليله أمس على أسرتهم وقد أطلق عليهم النار وتم قتلهم |
Kurbanların beşi vurulmuş halde, yataklarında yüzüstü bulundu. | Open Subtitles | خمسه من الضحايا وجدوا وقد أطلق عليهم النار ووجوهم للأسفل فى أسرتهم |
Kurbanların beşi vurulmuş halde, yataklarında yüzüstü bulundu. | Open Subtitles | خمسة من الضحايا وجدوا مقتولين على أسرتهم |
Birkaçını yere uzanmış hâlde bulduk, ama birçoğu yataklarında ölmüş gibi görünüyor. | Open Subtitles | وجدنا القليل منهم ملقى على الأرض ولكن يبدو أن معظم الذين ماتوا كانوا على أسرتهم |
Yemek yiyor, elbiselerini deniyor, duş alıyor, hatta yataklarında yatıyor. | Open Subtitles | انه يأكل طعامهم يجرب ملابسهم انه يستحم انه ينام حتى في أسرتهم |
Ama aslında rüyalarında onları sık sık yataklarında gördüğü için bunun da rüyalarından biri olduğunu sanmıştı. | Open Subtitles | لكن هي رأتهم في أسرّتهم غالبا في أحلامها و إعتقدت ان هذا كان فقط الحلم الذي كان لا يزال يراودها |
Ama, yataklarında görüyordu ve de sıkça rüyalarında... etrafında dolananın sadece rüya olduğunu düşünüyordu. | Open Subtitles | لكن هي رأتهم في أسرّتهم غالبا في أحلامها و إعتقدت ان هذا كان فقط الحلم الذي كان لا يزال يراودها |
Sevdiğiniz insanların, kimsenin onlara zarar veremeyeceği yataklarında uyuduğunu bilmek, huzur verici, hatta rahatlatıcı bir şeydir. | Open Subtitles | هنالك شيء مريح, وأيضاً مطمئن بمعرفتك أن الأشخاص الذين تحبهم نائمون في أسرّتهم حيث لا يمكن لشيء أن يأذيهم |
Çocuklar sessizce yataklarında olmalı kadınlar da mutfakta. | Open Subtitles | الأطفال هادئين في السرير النساء في المطبخ |
Uyumak zorunda değiller ama yataklarında olmak zorundalar. | Open Subtitles | لا ينبغي أن تكون مستيقظا, ولكن في السرير. |
Baba ve oğul, alt katta vurulmuş anne ve kız da yataklarında. | Open Subtitles | الأب والأبن قتلوا فى القبو والأم وبنتها , قتلوا فى فراشهم |
Senin gibi adamlar yataklarında ölmez, cephede düşerler. | Open Subtitles | رجال مثلك لا يموتون على فراشهم إنهم يموتون في أراضيهم |
Kendi yataklarında yatsınlar artık. | Open Subtitles | حان الوقت لينام الاطفال في سريرهما |
Ama anla, çarşaflarının durumu sorgulanabilir derecesinde olan erkeklerin yataklarında uyumayacağımı vurgulamak isterim. | Open Subtitles | أنا متأكدة أنك تستطيع ولكن انظر, أحب أن أوضح وجهة نظر خاصة نحو عدم النوم في سرير الأولاد التي نظافة أغطيتهم مشكوكاً فيها في أفضل الأحوال |
Zaten yataklarında olmamaları gerek, seni sersem. | Open Subtitles | خارج فراشهِم أيها الأحمق ... . |
onları yataklarında yalnız bırakın. | Open Subtitles | وأهجروهن في المضاجع وأضربوهن |
Bu akşam aileleri baloda eğlene dursun o güvenli karyolalarında yumuşak yataklarında rüyaya dalmışlarken bebekleri kaçırıp kanalizasyona getireceğiz ve onları karanlık, sular altındaki derin bir mezarlığa gömeceğiz. | Open Subtitles | الليله عندما يحتفل اباءههم سيحلموا في سريرهم الامن |
Evlerine zorla giriyoruz, bütün yemeklerini yiyoruz lanet yataklarında uyuyoruz. | Open Subtitles | نحن محبوسون فى منزلهم ولقد اكلنا اكلهم. ونمنا فى أسِرّتهم اللعينه |