Bir yavrunun öğrenmesi gereken en önemli şey denizde nasıl sağ kalacağıdır. | Open Subtitles | واحد من أهم الدروس على الجرو أن يتعلمها هو كيف ينجو وسط البحر |
Yetişkinler hemen yavrunun etrafını sarar. | Open Subtitles | يتفاجأ الجرو بأنه اصبح محاطا بالبالغين في منتصف سرب كبير من العجول |
Yalnızca birkaç haftalık bu yavrunun hayatta kalma isteği olağanüstü. | Open Subtitles | بعمر بضعة أسابيع وإرادة هذا العجل للبقاء حيًّا ملفتةٌ للنظر |
Deniz, kısa sürede yavrunun kanıyla kırmızıya boyanıyor ve katiller son hareket için çevresini sarıyorlar. | Open Subtitles | و سرعان ما يحمر البحر بدم العجل. بينما تستعد الحيتان القاتلة لتقوم بالضربة الأخيرة. |
Dokunmaktansa, yavrunun yanında kalmayı tercih etti. | Open Subtitles | بدلا من التدخل قرر البقاء على مقربة من الشبل |
Hannibal sevimliydi tıpkı bir yavrunun sevimli oluşu gibi. | Open Subtitles | كان شخصاً ساحراً، تماماً كما تجد الشبل ساحراً |
Bu yüzden benim görevim bu yavrunun ne oldugunu ögrenmek. | Open Subtitles | لذلك فإن مهمتي هي اكتشاف طبيعة هذا الجرو الجديد |
Yeni yavrunun dosyasini buldugumuzda... ne yapacagiz? | Open Subtitles | إذن، عندما نجد الملف بشأن الجرو الجديد ماذا سنفعل حينها؟ |
Bu yüzden benim görevim bu yavrunun ne olduğunu öğrenmek. | Open Subtitles | لذلك فإن مهمتي هي اكتشاف طبيعة هذا الجرو الجديد |
Yeni yavrunun dosyasını bulduğumuzda... ne yapacağız? | Open Subtitles | إذن، عندما نجد الملف بشأن الجرو الجديد ماذا سنفعل حينها؟ |
O gece bütün ada, yavrunun annesi için ağlayarak uluduğunu duyabildi. | Open Subtitles | يا إلهي! بحلول الليل الجزيرة بأكملها استطاعت أن تسمع الجرو يعوي ويبكي من أجل والدته. |
Görevim o yeni yavrunun ne oldugunu ögrenmek... ve Bebek As'nin onu durdurmasini saglamak. | Open Subtitles | عملي هو معرفة ما هو هذا الجرو الجديد كي تتمكن "بيبي كورب" من إيقافه |
Ama bir yavrunun bile yüzgeçleri ve kuyruğu oldukça güçlüdür. | Open Subtitles | لكن حتّى العجل لديه طاقة عظيمة في زعانفه وذيله. |
Bu, yavrunun bir su birikintisiyle ilk karşılaşması. | Open Subtitles | هذه مناوشة العجل الأولى مع الرقعة المائية. |
Ama yavru hareket etmiyor. yavrunun nefes almasıyla rahatlıyor. Sadece bir kaç saat önce doğduğundan kampa kadar yürümesi için çok güç. | Open Subtitles | ولكن العجل لا يتحرك راحةكبيرةبالنسبةله، العجل يتنفس. بعمرساعاتقليلةفقط ، فالعجل ضعيفٌ جداً للعودة الى المُخيم. |
Kuyruk vuruşları ve çarpışan bedenler arasında yavrunun yaralanma tehlikesi var. | Open Subtitles | هناك الآن خطر داهم أن يصاب العجل من الذيول الطاحنة أو الأجساد الساحقة |
Belki de yavrunun geni düşündüğümüz gibi mutasyona uğramadı. | Open Subtitles | ربما .. ربما جينات الشبل لم تتطور طبيعياً كما ظننا |
Belki de bunu yavrunun sürüsü bizi bulmadan önce yapmalıyız. | Open Subtitles | ربما علينا فعل هذا قبل أن تجدنا جماعة الشبل |
Erkeklerin gözü dişideyken yavrunun kaçma şansı var. Erkekler anneye iki taraftan yaklaşıyor onun üzerinde hak iddia ediyorlar. | Open Subtitles | و الذكور ثابتة على الأنثى، الشبل لديه فرصة للهروب. الذكور تقترب من الأم من كلا الجانبين، |
Kadınlar tıpkı bir ebe gibi davranarak bu yeni doğan yavrunun ilk anlarında ona yardım ediyorlar. | Open Subtitles | تعمل النساء كالقابلات إلى العجول المولودة حديثا، المساعدتهم خلال دقائقهم الأولى للحياة. |
Benim içinse o an çok belirgindi dizlerimin üstüne çöktüm, yavrunun kafasını aldım ve suyun altına bastırdım. | Open Subtitles | أصبح واضحا بالنسبة لي أنني يجب أن أتصرف بسرعة لقد جثوت على ركبتي و مسكت برأس الفرس بين يدي، ثم أنزلته تحت الماء |
Anne hayvanın derisini açarak, yavrunun yemesini kolaylaştırmaya çalışıyor. | Open Subtitles | تَعْملُ الأمُّ علة نزع الجلدِ، وهذا يسهل قليلا على شبلها الأكل. |