"yemedin" - Traduction Turc en Arabe

    • تأكل
        
    • تأكلي
        
    • تتناول
        
    • تتناولي
        
    • تأكلى
        
    • تاكل
        
    • تاكلي
        
    • أكلتِ
        
    • تأكلها
        
    • تتناولى
        
    • لن تحتاج إبى
        
    -Oh,tatlım bir şey yemedin. -Anne Eline sağlık ama bugünlük yeter. Open Subtitles أوه، أنت لم تأكل أيّ شئ آه اليوم لست جائع جدا
    Bir kez daha soracağım. Fabrikamda hiçbir şey yemedin mi? Open Subtitles سأسألك مرة أخرى ألم تأكل شيئا في مصنعي ؟
    O balığı yemedin, değil mi? Open Subtitles يا إلهي .. أنت لم تأكل تلك السمكة أليس كذلك ؟
    Hayır, din-din ini yemedin, bu yüzden öğle yemeğine kadar bekleyeceksin. Open Subtitles لا. أنتِ لم تأكلي العشاء لذلك يجب أن تنتظري حتى الغداء.
    Birşeyler yemeye ne dersin, bütün gün hiçbirşey yemedin. Open Subtitles ما رأيك أن تأكلي شيء منذأنكلم تأكليشيء طوالاليوم.
    kahvaltı yada öğle yemeği yemedin. evde yiyecek herhangi bişi var mı? Open Subtitles أنت لم تتناول وجبة الإفطار ولا الغداء ألا يوجد طعام فى هذا البيت؟
    Çok yemedin ama büyüdün. Open Subtitles لم تتناولي الكثير من الطعام ولكنكِ كبرتي
    Özür dilerim. Hiç yemek yemedin, dans etmedin ve kimseyle konuşmadın. Open Subtitles أنت لم تأكل , ترقص أو حتى تتكلم لاي أحد بالحفلة الليلة.
    Hiçbir şey yemedin, paran var değil mi? Open Subtitles لم تأكل أي شيء, هل حصلت على مال لغدائك ؟
    Neden vaktin varken yemedin? Open Subtitles لماذا لم تأكل مبكرا عندما كان لديك وقت؟ ؟
    Ayrıca bahse varım brüksel lahananı yemedin diye seni İncil ile tehdit etmiyordu. Open Subtitles مع التوراة لأنك كنت لا تأكل كرنبك الصغير
    Bir şeyler yemen gerek. Bütün gün hiçbir şey yemedin. Open Subtitles عليك تناول شيء, فأنت لم تأكل شيئاً طوال الوقت
    Bugün hiçbir şey yemedin. Karnın mı ağrıyor? Open Subtitles لم تأكل أي شيء اليوم هل تشعر بألم في بطنك؟
    Sana yiyecek bir şeyler hazırlayayım. Bütün gün bir şey yemedin. Open Subtitles دعيني أعد لك شيء لتأكليه لم تأكلي طوال اليوم
    O zehirli mantarlardan yemedin, değil mi? Open Subtitles انتِ لم تأكلي واحدة من ذلك الفطر البري ، اليس كذلك ؟
    Açlıktan ölüyor olmalısın. Günlerdir yemedin. Open Subtitles لا بدّ أنّكِ تتضوّرين جوعاً، فأنتِ لم تأكلي مُنذ أيام.
    Açlıktan ölüyor olmalısın. Günlerdir hiçbir şey yemedin. Open Subtitles لا بدّ أنّكِ تتضوّرين جوعاً، فأنتِ لم تأكلي مُنذ أيام.
    Saygı duyduğun insanların yanında hiç yemek yemedin mi? Open Subtitles أنت لا تتناول الطعام مع أشخاص تحترمهم أبداً؟
    Şu havluya sarılı sandviçi yemedin, değil mi? Open Subtitles لم تتناول شطيرة اللحم التي كانت في المنشفة أليس كذلك؟
    Öğlen yemeğini yemedin bile. Open Subtitles عليكِ أن تأكليهم جميعاً، لأنك لم تتناولي الغداء
    Neden birşey yemedin? Open Subtitles هيا يا شيلا لماذا لم تأكلى شيئا؟
    Uzun zamandan beri katı bir şey yemedin. Open Subtitles فأنت لم تاكل شيئا صلبا منذ فترة
    Bütün gündür bir şey yemedin. Open Subtitles اسمعي لم تاكلي شيئا طوال اليوم
    Öğlen de yemedin. Hasta falan değilsin umarım. Open Subtitles لقد أكلتِ قليلا جدا في وقت الغداء ، آنسه "آير".
    - Herkese dağıtıldı ama sen yemedin. Open Subtitles الجميع حصل على فطيرة منها، عدا أنك لم تأكلها
    Rani, sabahtan beri bir şey yemedin. Open Subtitles أنتِ لم تتناولى شيئا منذ الصباح
    Saat dokuzda, istasyonda buluşalım. Onları, şu şeyleri satarken yakaladım. Yine bir şey yemedin, baba. Open Subtitles قابلني في المحطة في التاسعة مساءا لن تحتاج إبى شيء آخر يا أبي

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus