| Ben de onları yıkmama yardım edebilecek tek yere gittim. | Open Subtitles | لذلك ذهبت الى المكان الوحيد الذى يستطيع مساعدتى على تدميرهم |
| Ben de onları yıkmama yardım edebilecek tek yere gittim. | Open Subtitles | لذلك ذهبت الى المكان الوحيد الذى يستطيع مساعدتى على تدميرهم |
| O yüzden korkan insanların gidebilecekleri tek yere gittim. | Open Subtitles | لذا ذهبت إلى المكان الوحيد . الذى يمكن للناس الخائفون الذهاب إليه |
| Ben internette söylenen yere gittim. | Open Subtitles | ذهبت حيث امرنى الموقع الالكترونى |
| Korku Gecesi sayesinde her yere gittim. Himalayalar'dan Haiti'ye kadar dolaştım. | Open Subtitles | بسبب البرنامج جلت العالم من الهيملايا لهاييتي |
| Bi gün bi yere gittim | Open Subtitles | لقد ذهبت الى مكان ما مؤخرا لقد ذهبت الى مكان ما مؤخرا |
| Dışarıdayken, Rigar'ın kampını görebileceğim bir yere gittim. | Open Subtitles | عندما كنت بالخارج ، ذهبت لمكان يمكننى من رؤية معسكر ريجار |
| Ben de onları yıkmama yardım edebilecek tek yere gittim. | Open Subtitles | لذلك ذهبت الى المكان الوحيد الذى يستطيع مساعدتى على تدميرهم |
| Ben de onları yıkmama yardım edebilecek tek yere gittim. | Open Subtitles | لذلك ذهبت الى المكان الوحيد الذى يستطيع مساعدتى على تدميرهم |
| Ben de onları yıkmama yardım edebilecek tek yere gittim. | Open Subtitles | لذلك ذهبت الى المكان الوحيد الذى يستطيع مساعدتى على تدميرهم |
| Ben de onları yıkmama yardım edebilecek tek yere gittim. | Open Subtitles | لذلك ذهبت الى المكان الوحيد الذى يستطيع مساعدتى على تدميرهم |
| Ben de onları yıkmama yardım edebilecek tek yere gittim. | Open Subtitles | لذلك ذهبت الى المكان الوحيد الذى يستطيع مساعدتى على تدميرهم |
| Durduğu yere gittim ama ondan iz yoktu. | Open Subtitles | ذهبت إلى المكان الذي كان يقف فيه ولم أجد أي إشارة لوجوده |
| Ben de insanların, diğer insanları attığı yere gittim: | Open Subtitles | لذا ذهبت إلى المكان الذي يرمي به الناس بعضهم بعيداً |
| Gitmem gereken yere gittim. Yapmam gerekeni yaptım. | Open Subtitles | ذهبت حيث أريد وفعلت ما أريد فعله |
| Kimsenin gidemediği o yere gittim. | Open Subtitles | لقد ذهبت حيث لم يذهب أحد |
| Korku Gecesi sayesinde her yere gittim. Himalayalar'dan Haiti'ye kadar dolaştım. | Open Subtitles | بسبب البرنامج جلت العالم من الهيملايا لهاييتي |
| Ve hastalandığımda, bu aşırı karanlık yere gittim. | Open Subtitles | ...وعندما مرضت, ذهبت الى مكان مظلم, اتعلمين؟ لذا, مالذي غيرك؟ |
| - Başka gezegenlere gitmediniz mi? - Bir yere gittim. | Open Subtitles | ألم تسافر أبدا لعوالم أخرى ذهبت لمكان واحد فقط |
| 0kula geri gidemezdim, o yüzden basının beni aramayacağını bildiğim tek yere gittim... alışveriş merkezi. | Open Subtitles | لم أستطع العودة إلى المدرسة، لذا عودت إلى المكان حيث الصحافة لا تستطيع إيجادي... |
| Sonra ormana onun gittiği yere gittim. | Open Subtitles | ثمّ ذهبتُ للجزء من الغابة حيث كنتُ أعرف أنّها كانت فيه. |
| Her yere gittim. | Open Subtitles | أبعد مسافة ذهبت اليها في هذه الجزيرة؟ ذهبت الي كله |