Burada, bu yerleşkede yaşıyorlar, besleniyorlar ve uyuyorlar. | Open Subtitles | يعيشون, يعملون, يأكلون، ينامون هنا، في المجمع. |
O yerleşkede ne yapıyordun Damien? | Open Subtitles | ماذا كنت تفعل في المجمع داميان ؟ |
Annex, yerleşkede saldırganlar var. | Open Subtitles | الى العملاء ، نحنُ نهاجم الأن في المجمع |
yerleşkede İngilizcenin yasak olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | وتقول : ممنوع الإنجليزية في الحرم الجامعي. |
yerleşkede bisiklet sürmek yasak. Buna el koyuyorum. | Open Subtitles | لا لقيادة الدراجات في الحرم سوف أصادرها |
- Hala yerleşkede. | Open Subtitles | انه لا يزال في المجمع. |
yerleşkede kalacaksın. | Open Subtitles | ستبقين في المجمع |
Hayır, yerleşkede Lina'nın yatağından aldığımız izle eşleşti. | Open Subtitles | كلا، طابقناها مع البصمات المأخوذة .من سرير (لينا) في المجمع |
Kendiminkini yerleşkede bıraktım. | Open Subtitles | لقد تركت هاتفي في المجمع. |
yerleşkede. | Open Subtitles | في المجمع. |
Ayrıca Trent'in yerleşkede bulunmasının onu şok ettiğini ve aynı okula gönderilmelerinin yalnızca bir tesadüf olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | وتقول أيضا أن ترينت التواجد في الحرم الجامعي وجاء بمثابة صدمة لها... ... وأنه لا يعدو أن يكون من قبيل الصدفة نقلهم إلى نفس المدرسة. |