Fakat bana döngüsel ekonomi hakkında en çok ilham veren şey gençlere ilham verme yeteneğiydi. | TED | لكن أكثر ما ألهمني في الاقتصاد الدائري قدرته على إلهام الشباب. |
Beni özellikle etkileyen olağanüstü özelliği, deneyimlerinin çok dışında olan zor konuları özümseyebilme yeteneğiydi. | Open Subtitles | ما أعجبني حقًا على وجه الخصوص هي قدرته المذهلة على استيعاب الأسئلة الصعبة التي كانت تُطرح في إطار بعيدًا عن خبرته |
Knuckle'ın kendi görüşüne göre en güçlü yönü kaçabilme yeteneğiydi. | Open Subtitles | "برأي (نوكل)، فإنّ ميزته الأبرز كانت قدرته على الهرب" |
Kocam Paul Young'ı bu kadar iyi bir yatırımcı yapan, esrarengiz geleceği görme yeteneğiydi. | Open Subtitles | ... الذي جعل زوجي (بول يونج) مستثمر جيد جدًا هي قدرته الغريبة في توقع المستقبل |