"yeteneklerine" - Traduction Turc en Arabe

• قدراتك
• مهارات
• مهاراتك
• مواهبك
• قدرات
• مهاراته
• موهبتك
• بقدرات
• بقدراتك
• المهارات
• لمهاراتك
• مهاراتكِ
• مهارتك
• مواهب
• قدراته

Normal insanlar için dostum. Neden yeteneklerine lanet gibi davranıyorsun?
للأشخاص العاديين، لماذا تتعامل مع قدراتك كما لو كانت لعنة

Sürücülerimizin yeteneklerine işte bu kadar güveniyoruz.
نعتمد فى حماية انفسنا على مهارات سائقينا فقط

Ve kimya yeteneklerine bakarsak Bay Bubba buraya bir iş için gönderilmişsin.
وأستنتج من مهاراتك الكيميائية الجيدة سيد بوبا انك هنا في مهمة لمن؟

Senin için eğlence değil ama yeteneklerine uygun bir iş yapmak çok güzel olmalı.
انه ليس ممتعا بالنسبة لك، ولكني اعتقد بانه سيجعل مواهبك تبدأ بالعمل

Gerçekten, çoğu durumda insan beyninin yeteneklerine yaklaşıyor, hatta bazı durumlarda onu geçiyorlar. Ancak bence hesaplama hızının en çok uygulanabildiği alan
ذات مقاربات فعلية، و في أحيان كثيرة تتجاوز قدرات الإنسان العقلية. ولكن أعتقد أن مجال تطبيق السرعة الحاسوبية الأصلح

Hem beni hem de onları da aynı anda tutuklayabilecek kadar... yeteneklerine güveniyormusun ?
هل لديكِ ثقةٌ كبيرة يا كلاريس في قدراتك وتصدقين حقاً أنه بإمكانكِ بطريقة ما أن تمسكي بي وبهم في آنٍ واحد؟

Ama senin yeteneklerine sahip bir adamı işsiz görmek bir suç.
لكنها جريمة أن أرى رجلاً في مثل قدراتك عاطلاً

Kendine odaklanmanı istiyorum kendi yeteneklerine olabileceğini bildiğim muhteşem doktor olabilmeye.
اريدك ان تركز علي نفسك علي قدراتك لتصبح طبيب رائع اعرف انك تستطيع فعل ذلك

Bunlar sonunda birleştiğinde --burda, usta ve becerikli bir banka soyguncusunun yeteneklerine ve bir intihar komandosunun öfkesine sahip bir suçludan söz ediyoruz-- patlayacaktır.
الان عندما يلتقوا اخيرا سنتحدث عن مجرم صاحب مهارات و كفاءة

İz sürme yeteneklerine bakılırsa Kumogakure'den geliyorlar.
،بالحكم على مهارات تتبعهم أنهم من السحاب

Umarım öyledir, çünkü yeteneklerine ihtiyacım var.
ﺄتمني أنك تفعل, لأنـي ﺄحتاج إلي مهاراتك مـرة أُخـري.

Kabul et ki, bu tür konularda, senin gibi bir adamın yeteneklerine sahip değilim.
ولكن لنواجه الأمر مهاراتي ليست بمقدار مهاراتك

Fahişenin öldürülüş biçimi senin yeteneklerine sahip birini gerekli kılıyor.
طريقة قتلها هي التي تتطلب تدخل شخص لديه مواهبك

Bu, kişisel danışmanın yeteneklerine ve girişimciliğine bağlı.
هذا يعتمد على مبادرات و قدرات المستشار الشخصي

Ah, ah, Daniel sadece... yeteneklerine daha çok uyan bir yerde çalışmaya karar verdi.
دانيال قرر فقط ان يعمل وفق مهاراته .. ويستخدمها بشكل افضل

Sana sürekli büyüden uzak durmanı söylüyordum biliyorum ama şu an yeteneklerine hiç olmadığımız kadar çok ihtiyacımız var.
اعرف بأنني حذرتك من استعمال السحر لكن إن كان هنالك وقت لإستعمال موهبتك , فهي الآن

Bir insan pilotun tüm uçuş ve savaş yeteneklerine sahiptir ancak insan pilotlardaki gibi hataları yoktur.
.. مزودة بقدرات الطيران والقتال للطيار البشري ولكن بدون الأخطاء الجسيمة التي تلازم البشر

İtiraf etmeliyim ki, yeteneklerine olan inancımın birazını yerine getirdin.
علي أن أعترف بأنك أعدت لي شيئا من إيماني بقدراتك

Sen onları düzeltebilirsin. yeteneklerine hâkim olabilirsen ikimizin de parlak birer geleceği olur.
يمكنك أن تصلحها كلها ، إن أتقنت هذه المهارات فسيكون لنا أنا وأنت مستقبل لامع سوياً

Alabiliriz ama senin eşsiz yeteneklerine ihtiyacımız var.
يمكننا الحصول عليها لكننا بحاجة لمهاراتك المميزة

Dinleme yeteneklerine ne oldu? - Hayatta olmaz.
ما قصّتكِ مع مهاراتكِ السيّئة في الاستماع؟

Eğer savaşçıların da senin yeteneklerine sahipse, bu şimdiye kadar ki en büyük savaş olacaktır.
لكن اذا كان محاربينك يتمتعون ببعض من مهارتك فستكون هذه المعركة أعظمهم جميعاً

Üst katlarda dolaşıp yerel temizlikçi bayanların yeteneklerine bakıyordum ve o o... çocuğunun odasını buldum.
أتفقد مواهب عاملة النظافة، ثمّ وجدت مكتب ذلك الفاجر

- Tüm canlılarda olduğu gibi kişisel yeteneklerine bağlı.
كما يفعل كل الكائنات الحية، كلٌ حسب قدراته