"yeterli kanıt" - Traduction Turc en Arabe

    • أدلة كافية
        
    • دليل كافي
        
    • الدليل الكافي
        
    • أدله كافيه ل
        
    • أدلّة كافية
        
    Ben onu hüküm edecek kadar yeterli kanıt olmadığından endişeleniyordum. Open Subtitles كنت قلقة أننا لا زلنا لا نملك أدلة كافية للإدانة
    Bu ikisi olmasa bile, yasadışı silahları bulundurduğuna ve naklettiğine dair hala yeterli kanıt var. Open Subtitles ولكن إن فشلت هذه المساعي, هناك أدلة كافية لادانتك.. لامتلاك ونقل جيش غير شرعي.
    Cinayet için onlara kitap karşısında yeterli kanıt var. Open Subtitles كان هناك أدلة كافية فى البيت المقابل لكى يحتجزوهم بجريمة القتل
    Onu tutmak için yeterli kanıt yoktu. Ve bir kaç tane daha. Open Subtitles و لم يكن هناك دليل كافي للإمساك به.
    Kayıtlara geçmesi için belirtmek gerekirse savcılık yeterli kanıt sunabilmektedir. Open Subtitles دع السجل يعكس بأن القضية لها الدليل الكافي المقدم لإظهاره
    Ön duruşma ayın 19'u saat 10:00'da yapılacak o zaman davaya devam etmek için yeterli kanıt olup olmadığına karar vereceğim. Open Subtitles جلسة الإستماع الأولية ستكون في الـ19 من الشهر العاشرة صباحاً، حينها سأقرر إن كان لدينا أدلة كافية لإكمال المحاكمة
    Mahkeme başkanı aleyhinizde yeterli kanıt olmadığına karar verdi, gitmekte özgürsünüz ama dışarıda kalabalık var, Open Subtitles رئيس المحكمة قرر أنه ليس هناك أدلة كافية لإدانتك وأنت حر للذهاب ولكن هناك جمهور بالخارج
    Şu anda devam etmek için yeterli kanıt yok. Open Subtitles أعتقد أنّه لا توجد أدلة كافية للمواصلة في هذا الوقت.
    Arkadaşımın elinde seni sonsuza kadar içeri tıkacak yeterli kanıt var. Open Subtitles صديقي لديه أدلة كافية لإبقاءك في السجن إلى الأبد
    İnanç, resmi bir duruşma için yeterli kanıt olduğuna ikna olmuştur. Open Subtitles لقد اكتفى الدين بوجود أدلة كافية من أجل محاكمة رسمية
    Gitmem için yeterli kanıt vardı bu yüzden beni saldılar. Open Subtitles لم تكن لديهم أدلة كافية لذا تركوني أخرج.
    Fakat polise küçük sevgilinin önümüzdeki 40 yıl boyunca annesiyle sadece Perşembe günlerinde monitörden konuşmasını sağlayacak kadar yeterli kanıt sunabilirim. Open Subtitles ومع ذلك، أود أن الشعور بالقناعة من خلال إعطاء الشرطة أدلة كافية بحيث صديقتك صغيرة
    Hadi yakalayalım şunu. Nasıl olsa elimizde yeterli kanıt var. Open Subtitles دعنا نقبض عليهم لدينا أدلة كافية
    Belki de vaka olması adına yeterli kanıt yoktu. Open Subtitles ربما ليست أدلة كافية لصنع قضية
    Bu amaçla, 45 bin dolarlık hırsızlıkla ilgili olarak yeterli kanıt topladık barodan atılma işleminize garanti gözüyle bakıyoruz. Open Subtitles ولهذا , جمعنا أدلة كافية .(تتعلق بسرقة (45 ألف دولار ونظنها تجيز البدء بإجراءت الشطب ." من "جدول المحامين
    Ama yinede, onunla ve uyuşturucu ticareti arasında bağlantı kuracak yeterli kanıt bulamadım. Open Subtitles لا تزال غير قادرة العثور على أدلة كافية لربط له إلى الأدوية التي كانت الاتجار، لذلك...
    - Şu anda... tahkikat başlatmak için yeterli kanıt göremiyorum. Open Subtitles -الاَن أنا لا أرى دليل كافي للقيام بالإتهام في هيئة المحلفين الكبرى
    Göktaşının kendisi antlaşmanın bozulduğuna yeterli kanıt olabilir. Open Subtitles الكويكب بنفسه قد يكون الدليل الكافي إنتهاك معاهدة
    Onu tutmak için elimizde yeterli kanıt yok beyfendi. Open Subtitles ستدعونه يذهب فحسب ؟ اسمع، ليس لدينا أدلّة كافية لإحتجازه، سيّدي

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus