Burada, kardinallerin önünde gerçekleştirilecek olan ispat gösterisi yeterli olacaktır. | Open Subtitles | استعراض هنا أمام أخوتنا الكرادنيلات سيكفي |
Ne kadar olursa olsun, yeterli olacaktır. | Open Subtitles | أياً كان، مُتأكّدة أنّه سيكفي. |
Kilerde bulduğumuz gaz yağı yeterli olacaktır böylece hepimiz güvenli bir şekilde koşabiliriz. | Open Subtitles | النفط الذي وجدناه في القبو سيكون كافياً لنيل منه، ونحن جميعاً نتمكن من الهرب بأمان. |
Ve hatta sadece bunların bir çifti bile yeterli olacaktır. insani durumu transforme etmek. | TED | ويمكن لبعضٍ منها أن تكون كافية لتغيير طبيعة حال البشر |
Hayır, bilgi yeterli olacaktır. | Open Subtitles | يجب أن تحصل على شيء مقابل مالك كلا ، أعتقد أنّ المعلومات ستكون كافية |
Sadece bir ısırık yeterli olacaktır. Niçin tatmıyorsun? | Open Subtitles | على أية حال ، قضمه واحده ستكفي ، لماذا لا تجرب ؟ |
Rumsfeld ve Onun müsteşarı, Paul Wolfowitz... 100000 askerden daha az olduğundan... yeterli olacaktır... özgürlük için ve Irak için. | Open Subtitles | رامسفيلد وكيل ، بول وولفويتز... انهم يعتقدون ان قوة أقل من 100.000 جندي... فإنه لن يكون كافيا... |
Ben cezaya uygun görülürsem, bu yeterli olacaktır. | Open Subtitles | ان كان عليّ ان اقدم للعقوبة ذلك ربما يكون كافياً |
Onun kellesini vurmak için yarım saat yeterli olacaktır. | Open Subtitles | نصف ذلك الوقت سيكون كافيًا لضرب عنقه |
Omzun için biraz Motrin kremi yeterli olacaktır. | Open Subtitles | إعطائك مسكنًا سيكون كافٍ |
Odun yığınları yeterli olacaktır ve Long Island bahçeleri zengin bir kaynak. | Open Subtitles | الحطب سيكفي والبساتين في "لونغ آيلند" مصدر غني |
Bu yeterli olacaktır. | Open Subtitles | هيا، خذ، هذا سيكفي |
Sadece basit bir resmi duyuru, oğlumun tanınması ile ilgili, bu yeterli olacaktır. | Open Subtitles | اعلان عام عن اصله سيكفي |
Fazla değil ama bu gece için yeterli olacaktır. | Open Subtitles | إنه قليل لكنه سيكفي لليلة |
Sana ihtiyaç duyduğu sürece yanında ol söz veriyorum bu yeterli olacaktır. | Open Subtitles | عليك البقاء طالما هي بحاجة إليك و... أعدك بأن ذلك سيكون كافياً |
Gece için yatacak bir yer yeterli olacaktır. | Open Subtitles | مكان للنوم سيكون كافياً |
Toplanan kuvvetlerimiz kalkan jeneratörünü yoketmek için yeterli olacaktır. | Open Subtitles | قواتنا متجمعة يجب أن تكون كافية لتدمير مولد الطاقة |
Sanırım bu mekan... hikayemiz için yeterli olacaktır. | Open Subtitles | أظن أن المساحة هنا يجب أن تكون كافية من أجل قصتنا |
Bak, harçlığımdan biriktirdiğim biraz param var. Otobüs bileti için yeterli olacaktır. | Open Subtitles | اسمعي، أدّخر بعض النقود ستكون كافية لتذكرة الحافلة |
Biraz içki ile harika entelektüel tartışma yeterli olacaktır. | Open Subtitles | بالطبع اسقيهم المشروب المسكر والمناقشات الأدبية ستكفي |
Devam etmemiz için yeterli olacaktır. | Open Subtitles | ينبغي أن يكون كافيا كي نواصل فيه. |
Ailenden kalan bütün borçları kapatman ve okula dönmen için yeterli olacaktır. | Open Subtitles | يجدر أن يكون كافياً لتغطية أيّة ديون خلّفها أبويكِ، علاوة أنه يكفي لعودتكِ إلى المدرسة. |
Burda çok var, bu yeterli olacaktır. | Open Subtitles | لكن هذا كثير، سيكون كافيًا |
Başlangıç için yeterli olacaktır. | Open Subtitles | سيكون كافٍ لجعلك تنطلقين. |
Evet, üçe karşı iki. Bu yeterli olacaktır. | Open Subtitles | حسناً ، إنها ثلاثة ضد واحد ينبغي أن يكون هذا كافياً |
yeterli olacaktır. Sadece İmparator adına oyunları denetlemeye geldim. | Open Subtitles | سيعانون أنا هنا فقط لأحضر الألعاب كمندوب الإمبراطور |