| Peki, o kadar eti yemek yerine neden derisini yiyorsunuz? | Open Subtitles | لكن بدلاً من أن تأكل لحم لماذا تأكلون القشور ؟ |
| Bu kez kağıdı yiyorsunuz. Bir sonraki sefer bu cam olacak. | Open Subtitles | هذا المرة تأكلون ورقاً المرة القادمة سيكون زجاجاً |
| Basın locasında çikolatalı pasta mı yiyorsunuz? | Open Subtitles | هل تأكلون كعكة الشوكولا في مقصورة الصحافة؟ |
| Burada ne sıklıkla yemek yiyorsunuz? | Open Subtitles | هل تقولين أنكِ تأكلين هنا اسبوعيًا، شهريًا؟ |
| 100'de etrafını çeviriyorlar, onlara "Bunu nasıl yiyorsunuz?" diyorum. | Open Subtitles | إنهم ينهون مائة شطيرة، و أسألهم أنا: "كيف يمكنك أن تأكلوا هذا؟" |
| Yemek yiyorsunuz, çünkü Hang 5'siniz. Çubukta kalamar olur mu? | Open Subtitles | انتم تاكلون الطعام لانكم الهانغ 5 ماذا عن الحبار على عصا؟ |
| Ailece, hep beraber yemek yiyorsunuz. | Open Subtitles | أنتم تجلسون هنا بالجوار و تأكلون العشاء كعائلة |
| - Kusura bakmayın ama bir frizbiden biberli hindi mi yiyorsunuz? | Open Subtitles | -أنا أسف هل تأكلون ديك رومي حار على هذه الصحون الطائرة؟ |
| Siz aptal insanlar oğullarımızı ve kızlarımızı yiyorsunuz. | Open Subtitles | أنتم يا أيها البشر الأغبياء تأكلون أولادنا و بناتنا |
| Tanrım,köpekler gibi yemek yiyorsunuz. | Open Subtitles | انتم يارفاق تأكلون بطريقة تشبه كلاب الانقاذ |
| Konakladığınız insanı yaşatmak için başka insanları yiyorsunuz. | Open Subtitles | انتم تأكلون البشر للحفاظ على حياة مضيفكم |
| Hep beraber yemek yiyorsunuz. Tiyatroya gidiyorsunuz. | Open Subtitles | كنتم تأكلون معًا وتذهبون إلى المسرح معًا. |
| Nasıl oluyor da sadece şekerlerini yiyorsunuz? | Open Subtitles | الا تحبين الحبوب - طعمها كالخشب - كيف هذا يا أولاد أنتم تأكلون ذلك فقط ؟ |
| "Siz sığır eti yiyorsunuz, biz de yunus eti." | Open Subtitles | "أنتم تأكلون الأبقار، ونحن نأكل الدلافين" |
| - Gizli gizli mi yiyorsunuz? | Open Subtitles | الآن اصبحتم تأكلون وانتم تختبؤن؟ |
| - Nasıl oluyor da yalnız yiyorsunuz? | Open Subtitles | و لماذا تأكلين بمفردك؟ |
| 100'de etrafını çeviriyorlar, onlara "Bunu nasıl yiyorsunuz?" diyorum. | Open Subtitles | إنهم ينهون مائة شطيرة، و أسألهم أنا: "كيف يمكنك أن تأكلوا هذا؟" |
| Yani bütün o yerlerde bedava yiyorsunuz. | Open Subtitles | و جميعكم تاكلون في هذه الاماكن مجانا؟ |
| Haftada iki kez burada yiyorsunuz. | Open Subtitles | أنت تَأْكلُ هنا مرّتين في الإسبوع |
| Dana eti mi yiyorsunuz, ne yiyorsanız afiyet olsun. - Bay Costanza. | Open Subtitles | تناولا العشاء، لحم العجل أو أياً كان |
| Ne yiyorsunuz siz öyle? | Open Subtitles | مالذي تأكلونه ؟ |
| Her gittiğiniz yerde böyle mi yiyorsunuz? | Open Subtitles | أتأكلون مثل هذه الطريقة أينما ذهبتم؟ |
| Gider gibi yapıp mutfakta oturdunuz, bir şeyler yiyorsunuz, değil mi? | Open Subtitles | تظاهرتما أنكما غادرتما وتجلسان هناك وتأكلان. |
Arabe 
Anglais 
Français 
Espagnol 
Allemand 
Portugais 
Turc 