Bir futbol sahası büyüklüğünde bir yapı inşa etmek yerine biz bu unsur üzerinde yoğunlaştık. | TED | بدلا من بناء مبنى كبير مثل ملعب لكرة القدم، ركزنا على هذا العنصر واحد. |
Bu yüzden motion capture (hareket yakalama) teknolojisine yoğunlaştık. | TED | لذلك ركزنا على التقاط الحركة. |
Fakat, bu uydunun içlerinde prebiyotik kimyayı destekleyebilecek ve belki de yaşamı bile barındırabiliecek bir ortamın bulunabileceği fikrinin olası sonuçları o kadar heyecan vericiydi ki, arada geçen iki yılda Enceladus üzerine daha fazla yoğunlaştık. | TED | ومع ذلك، فإن آثار تلك النتائج لمناخ محتمل على هذا القمر يستطيع دعم كيمياء قبل الحيوية وربما الحياة كانت مثيرة جدا لدرجة أننا في العامين التاليين قد ركزنا أكثر على أنسيلادوس |
Ondan sonra, simya üzerine daha da fazla yoğunlaştık. | Open Subtitles | بعد ذلك, ركزنا أكثر على الألكمي |
Biz ilk üç aday üzerinde yoğunlaştık. | Open Subtitles | ركزنا على أهم ثلاثة مرشحين |