Babamım zamanındaki gibi eski Soubeyran yemiş bahçesini tekrardan canlandıracağım. | Open Subtitles | إعادة بستان السوبيغان كما كان في عهد والدي |
Letta'nın zamanındaki gibi çok çocuk doğmasa da... dünyayı döndürecek kadar vardı. | Open Subtitles | على الرغم أنه لن يولد نفس العدد من الأطفال كما كان في عهد (ليتا), كان هناك العدد الكافي ليجعل العالم يتحرك. |
Duvarlar, aynı James Monroe'un başkanlığı zamanındaki gibi, yeşil ipek. | Open Subtitles | الحائط مغطى بالحرير الأخضر (كما كان في عهد الرئيس (جيمس مونرو |
Burns'un zamanındaki fareler plan yapabilecek kadar zeki miydiler? | Open Subtitles | هل كانت الفئران في عهد (بيرنز) ذكيةٌ بما يكفي لتخطط؟ |
İsa'nın zamanındaki Yahudi mezarlığı olduğuna inanmaktadır. | Open Subtitles | في عهد المسيح. |