"zaman bile" - Traduction Turc en Arabe

    • وحتى عندما
        
    • حتى بعد
        
    • حتّى عندما
        
    • حتى حينما
        
    • حتى عندها
        
    • حتى وقتها
        
    • حتّى حين
        
    • حتى حين
        
    • حتى عندما لا
        
    • إن الزمن
        
    • وحتى بعد
        
    • حتى عندما أنا
        
    • حتى عندما تكون
        
    İsobel gittiği zaman bile bazen sana baktığımda hiç tanıyamadığım bir yönünü görüyorum. Open Subtitles وحتى عندما رحلت إيزوبيل أحياناً أنظر إليك وأجد جزءً منك لم أعد أعرفه
    O zaman bile, mülk tehlikedeyse kabul edilebilirdi. Open Subtitles حتى بعد ذلك، سوف يُمرر فقط إذا كانت الملكية في خطر
    O zaman bile ona baktığımı hatırlıyorum ve... Kırgındım. Open Subtitles حتّى عندما أتذكّر ذلك الأمر و أتأمّل فيه يبدو لي و كأنّني مهان
    Beni yakan insanların peşine düştüğümüz sırada hepsini hallettiğimizi sandığımız zaman bile kuşku duyduğum noktalar vardı. Open Subtitles حينما كنا نبحث عن أشخاص أوقفوني حتى حينما توقعنا أننا أمسكنا بهم جميعاً راودتني الشكوك
    O zaman bile ondan daha iyi biri olacağını biliyordum. Open Subtitles حتى عندها, عَلِمتُ أنَّكَ رجلاً أفضل منه
    * Ama daha iyi bir yer bulacağımı biliyordum o zaman bile * Open Subtitles ♪ .. صحيح ♪ ♪ لكن حتى وقتها كنت أعلم أنني سأجد مكان أفضل بكثير ♪
    Bana ihanet ettiğin zaman bile seni suçlamadım. Open Subtitles أتعلم، حتّى حين خنتني، فإنّي لم أحملك باللوم.
    Bedenime girmediği zaman bile içimde döneceği hakkında kötü bir his olurdu. Open Subtitles حتى حين كان يغيب عني كان يراودني ذلك الشعور المُمِضّ بقرب عودته
    Kızın, sonunda erkeği elde edemediği zaman bile. Open Subtitles حتى عندما لا تحصل الفتاة على الشاب بالنهاية
    zaman bile durur... Open Subtitles " إن الزمن جامد "
    O zaman bile alkışlardan program kesilirdi. Open Subtitles وحتى بعد ذلك كان لها أسلوبها في إيقاف العرض.
    O zaman bile bize hiçbir şey bırakmadın. Open Subtitles وحتى عندما نجده لا نعثر على شيء
    Field of Dream'de, banka çiftliğe yaptığı yatırımı karşılayamadığı zaman bile ağlamamış birinde hiç işe yaramayacak. Open Subtitles بالتأكيد لن تنفع مع رجلٍ . اللذي لم يبكي في ( فيلد دريم ) وحتى عندما فشل البنك
    Su savaşlarının eyaletleri böldüğü zaman bile, daha sonra kasabaları, komşuları, başarabilen çoğu insan, terketti Open Subtitles حتى بعد ان جاءت الحرب على الماء انقسمت الولايات الأولى ثم المدن ورحلوا معظم الناس
    Fakat o zaman bile bu duruma nasıl geldiğimizi bilmemiz bile düzeltebileceğimiz anlamına gelmez. Open Subtitles لكن حتى بعد ذلك حتى بعد أن نعرف كيف بالضبط وصلنا إلى هُنا لا يعني ذلك أنّ بإمكاننا إصلاح ذلك
    Hatta ondan kurtulduklarını, kazandıklarını düşündükleri zaman bile bir yolunu bulur. Open Subtitles حتّى عندما يظنّون أنّه هُزم و هم انتصروا، يجد طريقة
    - İlk hareketi yapmaya çalıştığım zaman bile. - Evet. Open Subtitles حتّى عندما حاولت أن أقوم بالخطوة الأولى
    Varlığımı kabul etmen için, seni durdurup bana baktırdığım zaman bile aklından geçeni yine de bilemezdim. Open Subtitles حتى حينما جعلتِك تلاحظين وجودي وتعترفين بي .. ..لم أستطع معرفة ماتفكرين به
    Ama o zaman bile hiddet dolu bir çocuktu. Open Subtitles لكن حتى عندها عرفتُ أنه مليء بالغضب
    Evet o zaman bile zor olmuştu. Open Subtitles أجل, حتى وقتها كان الأمر بشق الأنفاس
    Yaşamaya devam ederek ölenleri onurlandırmış olursun. Korktuğun zaman bile. Open Subtitles شرّفي الموتى بمواصلة الحياة، حتّى حين يتملكك الخوف.
    Onu çıkarmakta acele ediyorlardı, ama onu çıkardıkları zaman bile çok zayıftı. Open Subtitles كانوا يتسابقون لإخراجه، لكن.. حتى حين حرروه
    İstemediğimiz zaman bile yemek zorunda olduğumuzu söylüyorsunuz. Open Subtitles حتى عندما لا نرغب في الاكل تخبروننا بأن علينا القيام بذلك
    zaman bile durur... Open Subtitles " إن الزمن متوقف "
    Ama o zaman bile tek bir tanrı gölgede kalır: Open Subtitles قبل إختراق الحرم وحتى بعد ذلك, إله واحد يبقى في الظل
    Eklem iltihabından bükülmüş elleri olan pis kokulu yaşlı biri olduğum zaman bile mi? Open Subtitles حتى عندما أنا رجل القديمة، كريه الرائحة بأيدي مخلب الشبيهة بالمخلب، والتهاب المفاصل؟
    Bir serseri olduğun zaman bile seni seven insanlar? Open Subtitles الذين يهتمون لأمرك، الذين يُحبونك حتى عندما تكون أحمقًا؟

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus