"zarar vermeyeceğini" - Traduction Turc en Arabe

• لن تؤذيني
• لن يؤذي
• لنّ تؤذي
• لن يؤذيه
• لن يؤذيها
• لن تؤذيه
• تؤذيهم

Bana şu keçi sakalı bakışını yapma. Bana zarar vermeyeceğini biliyorum.
لا ترمقني بنظرات التخويف، أعلمُ أنّكَ لن تؤذيني

Eve gitmem lazım artık. Bana zarar vermeyeceğini biliyorum.
يجب ان اعود الى موطني الآن اعرف انك لن تؤذيني

Molly'e zarar vermeyeceğini bilecek kadar.
فترة كافية لأعررف بأنه لن يؤذي مولي

Kohl parkta buluşmak istiyor. Karısına eğer yalnız gelirse kıza zarar vermeyeceğini söyledi.
"كول)، يُريد التقابل في الحديقة، يقول أنّه) لن يؤذي الفتاة، إن جائت الزوجة لوحدّها"

Ve başka birine zarar vermeyeceğini nereden biliyorsun?
و أنـّى لكَ أنّ توقن بأنّها لنّ تؤذي أحداً آخر؟

- Ve tabancayı kafasına dayadım ve bunun ona zarar vermeyeceğini söyledim, anladın mı?
هذا لن يؤذيه... ، ثمّ وضعناه في تابوت...

Ona zarar vermeyeceğini söylemiştin.
-لقد قلت أنّه لن يؤذيها -أنا ..

- Pek değil. Ona zarar vermeyeceğini biliyordum.
ليس لهذه الدرجة، علمت أنّك لن تؤذيه فعليًّا.

Ona erişim numarası verdiği sürece çocuklarına zarar vermeyeceğini söyledi.
وعدت أنها لن تؤذيهم طالما انه اعطاها رقم الدخول

Bu insan bedenine zarar vermeyeceğini biliyordum.
أعرف أنك لن تؤذيني في هذا الجسد.

Bana zarar vermeyeceğini biliyorum.
أنا أعرفُ أنكِ لن تؤذيني

Klaus, bana zarar vermeyeceğini biliyorum.
(كلاوس)، أعلم أنّك لن تؤذيني.

İnsanlara zarar vermeyeceğini nerden bileceğiz?
كيف تعلم أنه لن يؤذي البشر؟

Pasha kendine bir daha zarar vermeyeceğini söyledi.
(باشا) يقول بأنه لن يؤذي نفسه بعد الآن

- Peki birine zarar vermeyeceğini nereden biliyorsun?
و أنـّى لكَ أنّ توقن بأنّها لنّ تؤذي أحداً آخر؟

- Ona zarar vermeyeceğini biliyordum.
-عرفت أنه لن يؤذيه

Abraham ona zarar vermeyeceğini söylemişti.
(ابراهام) قال أنه لن يؤذيها.

Ona zarar vermeyeceğini söyle.
أخبرني بأنك لن تؤذيه.

Karşındaki insanı değerli biriymiş gibi hissettirmeni sağlar. Sanki ona güç vermişsin sanır ve sana zarar vermeyeceğini düşünür.
تجعل الشخص يشعر أنه ذا قيمة كأنك تمنحهم قوة، ولن تؤذيهم