"zarfın içinde" - Traduction Turc en Arabe

• في الظرف
• داخل الظرف
• في المظروف
• في ذلك المظروف
• في ظرف
• الظرف على

Zarfın içinde ne olduğunu bilmiyorum.
لا أعرف ما الذي يوجد في الظرف ؟

Zarfın içinde ne olduğunu biliyor muydunuz?
هل كنت تعرفين ما يوجد في الظرف ؟

Zarfın içinde, küçük masanın üstünde.
انها في الظرف على طالوة صغيرة.

8.tur. Zarfın içinde 5 sayı var. - Yardım etmeme izin ver
الجولة الثامنة، هناك خمس أرقام في داخل الظرف - دعني أساعدك -

Tamam, fakat bu belgelerin Zarfın içinde olması gerekmiyor muydu?
أجل ، لكن ألا يتوجب بالوثائق أن تتواجد داخل الظرف ؟

- Ben bile Zarfın içinde para olduğunu bilmiyorum.
- لم أكن أعرف حتى أن هناك مال في المظروف

Zarfın içinde ne kadar vardı?
ما هي كمية المبلغ التي كانت موجودة في ذلك المظروف.

Muhtemelen ikinci çekmecede kitabın altında bir Zarfın içinde oldukları ve sen onları masanın üstüne koyduğun içindir.
ربّما لأنهما كانا في الدرج الثاني في ظرف صغير، وفوقهما كتاب وأنت وضعتهما على المكتب

Zarfın içinde şifre çözücü var, onu ihanetten suçlamam için yeterli olacak.
يحتوي هذا الظرف على شفرات، وهي كل ماأحتاجه لإتهامه بالخيانه

Zarfın içinde, bir sürü anahtar bulacaksın.
ستجدين في الظرف المفاتيح للمرة الألف

İsimler Zarfın içinde.
الاسماء في الظرف

Zarfın içinde ne vardı biliyorum.
أعلم ما كان في الظرف

İkinci Zarfın içinde ne var?
ماذا يوجد في الظرف الثاني ؟

- Zarfın içinde 20.000 dolar var.
- هناك 20 ألف في الظرف

Zarfın içinde McNeil'i konuşturabilecek bir şey var.
هناك شىء داخل الظرف لجعل مكنيل يتحدث.

Zarfın içinde şu not vardı:
.. داخل الظرف يوجد هذه الملاحظة

Zarfın içinde bir telefon numarası var.
هناك رقم هاتفي داخل الظرف

Zarfın içinde bir fotoğraf vardı.
داخل الظرف كانت هناك صورة

Zarfın içinde her şey var. Jenkins 211'desin.
كل شي في المظروف مقرك في جنكنز ٢١١

O Zarfın içinde nakit yirmi bin dolar var.
هناك عشرون ألف دولار نقدًا في ذلك المظروف

Anahtarı adam için bir Zarfın içinde konsolun içine bıraktım.
تركت مفتاح القارب في ظرف له داخل وحدة التحكم - بدون حتى لقائه ؟