zemindeki sensörler 1 kiloluk yükü bile algılayabiliyor. | Open Subtitles | بوسع مجسّات الأرضيّة اكتشاف حمل سطوح مضافٍ لرطلين فقط |
zemindeki sensörler 1 kilodan ağır her şeyi tespit edebiliyorlar. | Open Subtitles | بوسع مجسّات الأرضيّة اكتشاف حمل سطوح مضافٍ لرطلين فقط |
O zaman yangın çıkışını kilitleyeceğiz, ve zemindeki havalandırmayı da kapatacağız. | Open Subtitles | إذن نُغلق مخرج الحريق، ونؤمّن الفتحات الأرضيّة. |
Üçüncü sistem ise zemindeki ağırlığa duyarlılık. | Open Subtitles | النظام الثالث خاص بالأرضية وهو حساس للضغط |
Bahsettiğim zemindeki delikler değil. | Open Subtitles | ولست أعني التي بالأرضية |
Deniz inekleri yiyeceklerini kavramak için tırnaklarını kullanırlar ve araştırmacılar, fillerin duymasına yardımcı olması için ayak tırnaklarının zemindeki titreşimi hissettiği görüşündeler. | TED | تستخدم خراف البحر أظافرها لالتقاط طعامها، ويعتقد الباحثون أنّ أظافر الفيلة قد تشعر بالاهتزازات الأرضيّة لمساعدتهم في السمع. |
Hayır ama iki kez kontrol ettim kurbanın eteğindeki sperm ile zemindeki uyuyor. | Open Subtitles | -كلاّ . ولكن تحققتُ مجدداً من عينة السائل المنوي من تنورة الضحية مع الذي على الأرضيّة. ولقد تطابقت. |
Eğer kayaları kaldırmak için iş makinelerini kullanırsak zemindeki kaymalar subatanın çökmesine neden olabilir ki bu da ona ulaşmamızı imkansız hale getirir. | Open Subtitles | لو استخدمنا مُعدّات ثقيلة لنقلهم، فالتغيّرات الأرضيّة ستتسبّب بإنهيار البالوعة، ممّا يعني أنّه ليس لدينا سبيل للتواصل معه. |