Zincire vurulmuş götürülürken onu gördüm. | Open Subtitles | رأيته و هم يأخذوني في قيودي |
Zincire vurulmuş götürülürken onu gördüm. | Open Subtitles | رأيته و هم يأخذوني في قيودي |
Bize getirdiğiniz bu dilenci de kim bir suçlu gibi Zincire vurulmuş? | Open Subtitles | من هذا البائس الذي احضرته لنا؟ مقيد بالسلاسل مثل المذنبين |
Güneye, tüm Zincire vurulmuş köleleriyle kucak açacağını söyledi. | Open Subtitles | قال أنه سيرحب بعودة الجنوب مع كل عبيدها بالسلاسل |
Ve onları bize, Roma'ya Zincire vurulmuş şekilde getirmene mi? | Open Subtitles | ولتجلبهم, بالسلاسل لنا في روما. |
Zincire vurulmuş gibi hissediyorum. | Open Subtitles | أحس بأني رجل مقيد بالسلاسل |
Zincire vurulmuş. | Open Subtitles | أنه مقيد بالسلاسل. |
Gel de Zincire vurulmuş bir fırıncıdan daha büyük bir rakip gör! | Open Subtitles | مثل زغيف خبز يصفع بالسلاسل |
Kısa süre önce Zincire vurulmuş olduğum gibi o da Zincire vurulmuş hâlde tutuluyor. | Open Subtitles | مقبضة بالسلاسل ، كما كنت أنا. |
Zincire vurulmuş bir tutsak. | Open Subtitles | أسيرة مقيدة بالسلاسل |