"ziyaret etmek için" - Traduction Turc en Arabe

    • لزيارة
        
    • لزيارتك
        
    • لزيارتي
        
    • لتزور
        
    • لزيارتها
        
    • من أجل تعلّم
        
    • من أجل زيارة
        
    AT: Evet, üzgünüm. Sanırım bazıları burayı ziyaret etmek için neden kaçtığımızı soruyor. TED أنوتي: نعم، وأنا آسف، أظن أن أحدهم تساءل لماذا اختفينا لزيارة ذاك المكان.
    Bu süre Paris'i ziyaret etmek için yeter de artar. Open Subtitles ثلاثة أسابيع ؟ إنها مدة كافيه جدا ً لزيارة باريس
    Annemi ziyaret etmek için buradayım. Neden silahım olsun ki? Open Subtitles انا هنا لزيارة امى لم على ان احمل سلاح ؟
    Seni ziyaret etmek için salondaki halıyı satıp, para topladık. Open Subtitles نحـن وفـرّنا المال لزيارتك ببيع سـجادة غرفـة المعيشــة
    Neden ben taşındıktan sonra beni ziyaret etmek için evden kaçtın? Open Subtitles لماذا تتسللين لزيارتي بعدما فعلته ؟
    Böyle devam edersen hapiste babanı ziyaret etmek için izine ihtiyacın kalmayacak. Open Subtitles ‎واصلي هذا الأمر، و ‎لن تضطرين إلى الإستأذن ‎لزيارة ابيك في السجن
    İkiniz Minnie'yi, Sweet Dave'i ve bu sabah Minnie'nin Tuhafiyesi'ni ziyaret etmek için bu talihsiz günü seçen kim varsa öldürdünüz. Open Subtitles و كلاكما قد قتلتم مايني و سويت دايف و أي أحد أختار هذا اليوم سيء الحظ لزيارة كوخ مايني هذا الصباح
    Tom Zimmerman: Sizi, Kıdemliler olarak adlandırdığımız varlıkları ziyaret etmek için fantastik bir yolculuğa çıkarmak isteriz. TED توم زيمرمان: نود أن نأخذكم في رحلة مدهشة لزيارة الكائنات التي نسميها الأجداد.
    Büyürken her yaz, yaşadığım yer olan Kanada'dan büyüklerimi ziyaret etmek için Mumbai, Hindistan'a uçardım. TED كنت في صغري أسافر كل صيف من موطني في كندا لزيارة جدي وجدتي، اللذان كانا يعيشان في مومباي، الهند.
    ay çizginiz... ay çizginiz, sizin eve gittiğine işaret ediyor ... annenizi ziyaret etmek için. Open Subtitles خطك قمري يشير أنك ذاهبة إلى البيت لزيارة أمك
    Hastaları ziyaret etmek için anayasal bir hak olmalı. Open Subtitles يجب ان يكون هناك بعض الدستور في حقى لزيارة المرضى
    Eğer Simmons bizim yılan kafalıyı ziyaret etmek için bir NID uçağı kullandıysa, o zaman uçuş planı kaydedilmiş demektir. Open Subtitles إذا سيمونس استعمل طائرة ان اي دي لزيارة رأس الأفعى خطة الطيران ستكون مسجلة
    Kendi gezegenimizden sizinkini ziyaret etmek için yıldızgeçidinden yolculuk ettik. Open Subtitles لقد إستخدمنا بوابة النجوم للسفر من كوكبنا لزيارة كوكبكم
    - Bilmediğin şey onu yerleşim olan bir düzine dünyayı ziyaret etmek için kullandık. Open Subtitles هو أننا استخدمناها لزيارة عدة كواكب مأهولة
    Onu ziyaret etmek için haneye tecavüzden daha kolay yollar var. Open Subtitles أنا أفكر بطرق أسهل لزيارة مستشفى دون أقتحام ومداهمة
    Her sene ki gibi bu yıl da 1 Ağustos'ta çocuklarının mezarını ziyaret etmek için Varşova'ya gelmeni bekliyorum. Open Subtitles أتوقع أن تأتي إلى وارسو مثل كل سنة في الأول من أغسطس لزيارة قبر الأولاد
    Gelip seni ziyaret etmek için izin istiyor. Open Subtitles ماذا يقول ؟ ، إنه يطلب أن يأتي لزيارتك . لقد ترك عنوانه
    İyi tarafından bak beni ziyaret etmek için artık daha çok vaktin olacak. Open Subtitles انظر إلى الناحية الإيجابيّة... بات لديك متسع أكبر لزيارتي
    Çocuklar tarlalarda yardım etmek için gittiğinde Camma, göz enfeksiyonu olan yaşlı bir kadını ziyaret etmek için karşı köye geçiyor. TED عندما يذهب الأطفال للمساعدة في الحقول تتوجه كاما نحو القرية لتزور سيدة عجوز مصابة بإنتان في العين
    Geçen yaz, sırf tüm zaman boyunca orayı ziyaret etmek için *Le Jardin Des Plantes'e gitmiştim. Open Subtitles "في الصيف الماضي ذهبت إلى حديقة " ديس بلانات طوال الوقت لزيارتها فحسب
    O zaman Wing Shing'i ziyaret etmek için buradasın, değil mi? Open Subtitles إذن يا (ييب مان)، أنت هنا من أجل تعلّم "وينغ شينغ"؟
    Ben Belediye Başkan Yardımcısı'nı ziyaret etmek için buradayım. Open Subtitles أنا هنا من أجل زيارة السيّد نائب البلدية

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus