"أرى" - Translation from Arabic to Turkish

    • göremiyorum
        
    • bakayım
        
    • bir
        
    • anlıyorum
        
    • gördüğüm
        
    • görmem
        
    • göreyim
        
    • Bakıyorum
        
    • görebilir
        
    • göremedim
        
    • görüyorum
        
    • görmek
        
    • görebiliyorum
        
    • gördüm
        
    • görmeye
        
    Ben bu tanığın ifade vermemesi için hiçbir geçerli sebep göremiyorum. Open Subtitles لا أرى أى داع ألا تكون هذه الشاهدة مؤهلة للقيام بالشهادة
    - Onu Bicêtre'e gönderemeyiz. Ben başka bir çözüm yolu göremiyorum. Open Subtitles لا يمكن أن نرسله إلى بيكاتر ـ لا أرى حلا آخر
    Ve aslında dedi ki-- bir bakayım bu şey çalışıyor mu. TED وقال، في الواقع، دعوني أرى ما إذا كان يعمل هذا الشيء.
    orada bir baba gördüğümde diğer annelerin onunla iletişime geçmediğini görüyorum. TED و أرى الأب هناك، الاحظ ان الامهات الاخريات لا يلعبن معه.
    Buradaki turistlerin neden otellerinden hiç çıkmadığını anlıyorum. A, öyle deme. Open Subtitles بأمكاني أن أرى الآن لماذا السيّاح هنا أبدا لا يتركون الفنادق
    Bütün ayrıntılarıyla hatırlıyorum... ama ondan önce gördüğüm hiçbir gündoğumunu hatırlamıyorum. Open Subtitles اتذكره تماما لم أستطيع نسيانه أبدا فلم أرى أي شروق بعده
    Ve yırtıcı gibi, karanlıkta yolumu görmem için... bana tek gereken bu alevdi. Open Subtitles ومثل الفارسه ذلك اللهب الصغير هو كل ما إحتاجته لكي أرى في الظلام
    Yaşıtım çocukları ne kadar hızlı diğer yöne itebildiğimi göreyim diye mi? Open Subtitles حتى استطيع أن أرى مدى سرعتي في جعل الرجال الذين في عمري
    Aynı envantere Bakıyorum Kaptan ve üzgünüm ama şu ifadenin olduğu yeri göremiyorum, Open Subtitles أنا أنظر إلى بيان المحتويات , كابتن ولا أرى للأسف شيء مكتوب يقول
    Eşli ziyaretler sadece evli mahkûmlar için ve nişan yüzüğü göremiyorum. Open Subtitles الخلوة الخاصة للمساجين المتزوجين فقط و لا أرى آي دبلة زواج
    Civarda Basını göremiyorum... ama şerif yardımcısının yolda olduğuna garanti verebilirim. Open Subtitles لا أرى أثراً للصحافة لكن أضمن لك أن المحضر في طريقه
    Sözüme inan. Şu kuponu kontrol et aptal! - Kupona bir bakayım. Open Subtitles ــ أنا أقول لك إفحص الورقة با مغفل ــ دعني أرى الورقة
    İzin ver de bakayım. 1, 1, 1, 0, 1... Open Subtitles دعـني أرى , واحـد1 , واحـد1 ,واحـد1 , صـفر0 ,واحـد1
    Buna ek olarak farklı bir altyapıya ihtiyacımız olduğunu düşünüyorum. TED إضافةً لذلك، أرى أننا نحتاج لنوع آخر من البنية التحتية.
    Senin icin çok fazla. Ona neden aşık olduğunu anlıyorum. Open Subtitles وكثير جداً عليك لتتعامل معه، يمكنني أن أرى لماذا تعشقها
    Endişeni anlıyorum. Ama kitapların sayesinde ellerin dolunca sen değişmedin. Open Subtitles أرى قلقك، لكنّك لم تتغير عندما جعلتك كتبك أكثر فخامة.
    Bütün ayrıntılarıyla hatırlıyorum... ama ondan önce gördüğüm hiçbir gündoğumunu hatırlamıyorum. Open Subtitles اتذكره تماما لم أستطيع نسيانه أبدا فلم أرى أي شروق بعده
    gördüğüm kadarıyla, her fırlatmayı izleyen bir tek ben değilmişim. Open Subtitles أرى بأني لستُ الوحيد الذي ينظر للسماء عندما يحدث إطلاق
    Onun ne kadar mutsuz olduğunu görmem gerekirdi, ama görmedim. Open Subtitles كان يجب ان ألاحظ كم كانت تعيسة لكنني لم أرى
    Amerikan konsolosunu göreyim mi? O belki bu işi halletmenize yardımcı olur. Open Subtitles هل تقترح أن أرى القنصل الأمريكي وأجعله يساعدك في ترتيب الموضوع؟
    - Şey, Bakıyorum David'le tanışmışsın. - Evet, kesinlikle öyle. Open Subtitles ــ أرى بأنك ِ قابلتِ ديفيد ــ نعم ، بالطبع
    - Formunuzu görebilir miyim efendim? - Sağol dostum gerçekten çok iyisin. Open Subtitles نعم يا سيدي، دعني أرى شكلك شكرا يا رجل، أقدّر هذا حقا
    Bu sabah okul için hazırlanan küçük bir kızı göremedim. Open Subtitles لم أرى ابنتك الصغيرة تستعد للذهاب الى المدرسة صباح اليوم.
    Oğlum Rosa Parks'dan büyülenmişti ve onda bu heyecanı görmek beni gururlandırmıştı. TED كان ولدي مفتونًا بروزا باركس، وأنا فخور به أن أرى هذه الإثارة.
    Kendimi daha net bir şekilde görebiliyorum da ve istediğim şeyin makul olarak istenebilecek olandan daha fazlası olduğunu anlayabiliyorum. TED ولكن يمكن أن أرى نفسي بوضوح أكثر، وأستطيع أن أعترف بأن ما أريده في بعض الأحيان هو أكثر من المعقول.
    "Gerçekten mi?" dedi. Ve o anda gözlerindeki ilgiyi gördüm. TED واستطعت أن أرى بريقا من الاهتمام و التشوق في عينيه
    Hayır mı şer mi bilmiyorum ama şeyhimi görmeye geldim. Open Subtitles سواء كان خيرا أم شرا، فلا أدري جئت أرى الشيخ

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more