"أماناً" - Translation from Arabic to Turkish

    • güvenli
        
    • güvende
        
    • güvenlidir
        
    • güvenilir
        
    • emniyetli
        
    • güvenlisi
        
    • güvendesin
        
    • güvenliydi
        
    • güvendeyiz
        
    Ayrıca, aldığımız kararların bize daha güvenli bir ortam sağlayıp sağlamadığını anlamak istedim. TED و أردت أيضاً أن أفهم إن كنا نتخذ القرارات بطريقة تجعلنا أكثر أماناً.
    Yapılacak en güvenli şey, karada yeni bir yolu izlemek olacak. Open Subtitles الشيء الأكثر أماناً هو أن نجد .طريقاً جديداً ونعود إلى الديار
    Polis ve kocan gelmek üzere burada kalmak daha güvenli. Open Subtitles الشرطة وزوجكِ على طريقِهم، وهو فقط أكثر أماناً للبَقاء هنا.
    Benimle, herhangi bir canlıyla olabileceğinden daha güvende! Open Subtitles آمنة، أكثر أماناً معى من أى مخلوق على الأرض
    Kaçak haplarımı oyun parkından satın almaktan daha güvenli bu. Open Subtitles هذا أكثر أماناً لي من شراء مخدراتي الممنوعة في الملعب
    Bu okulu daha güvenli kılmaya ve sizleri korumaya çalışabiliriz. Open Subtitles يمكننا محاولة أن نجعل المدرسة أكثر أماناً يمكننا محاولة حمايتكم
    Sessiz olduğumuz sürece, burada sizin dışarıda olacağınızdan daha güvenli oluruz. Open Subtitles طالما نحن هادئون، نحن سَنَكُونُ أكثر أماناً هنا أكثر من الخارج
    Biz oğlunu bulana kadar sizin için en güvenli yer ahır. Open Subtitles إلى حين عثورنا على ابنكما فالمكان الأكثر أماناً لكم هو الحظيرة
    Bana söylemedi. Eğer ben bilmezsem ikimiz için daha güvenli olacağını söyledi. Open Subtitles لم يخبرني، قال لي أنّه سيكون أكثر أماناً لكلينا إن لم أعلم.
    Yapılacak en güvenli şey, karada yeni bir yolu izlemek olacak. Open Subtitles الشيء الأكثر أماناً هو أن نجد طريقاً جديداً ونعود إلى الديار.
    Sayın başkan, bugünden itibaren bu gemi dünyadaki en güvenli yer olmaktan çıkıp en tehlikeli yer haline geldi. Open Subtitles ،سّيدي الرئيس، إبتداء من اليوم هذه السفينة تغيرت من كونها إحدى الأماكن الأكثر أماناً على الأرض إلى أكثرها خطورة
    Sayın başkan, bugünden itibaren bu gemi dünyadaki en güvenli yer olmaktan çıkıp en tehlikeli yer haline geldi. Open Subtitles ،سّيدي الرئيس، إبتداء من اليوم هذه السفينة تغيرت من كونها إحدى الأماكن الأكثر أماناً على الأرض إلى أكثرها خطورة
    Bu haritalar da nehirden kurtulmanın en güvenli yolunu gösteriyorlar. Open Subtitles فهذه الخرائط تشير إلى أكثر الطرق أماناً عبر ذلك النهر
    Bu yüzden bu B planı. A planı çok daha güvenli. Open Subtitles وهذا هو السبب في أنها خطة بديلة الخطة أ أكثر أماناً
    Ve ben de bunu bu görev gücünün dünyayı daha güvenli bir hale getireceğine içten inandığım için yaptım. Open Subtitles وتكيفت مع ذلك الأمر لإني أؤمن بشكل أصيل أن قوة العمل تلك تُساهم في جعل العالم مكان أكثر أماناً
    çok daha fazla toplantıyı güvenli kılmak için Bu kodu birileri kullanırsa çok mutlu olacağım. TED سأكون ممتناً إذا قام شخص باستخدام الشفرة لجعل العديد من التجمعات أكثر أماناً.
    Aynı zamanda sağladığı gizlilikten dolayı katılımcılar için daha güvenli. TED و هي تجعل الأمر أكثر أماناً للمشاركين لأنها توفر استخدام الأسماء المستعارة.
    Hurda uçağında inmeye çalışmaktan daha güvende olduğuma eminim. Open Subtitles أراهن أن ذلك كان أكثر أماناً من الهبوط معك في طائرتك اللعينة تلك
    Güzel. Kalabalık bizi hâlâ bulamadı. Burada güvende oluruz. Open Subtitles جيد , الجماهير مازالت لم تجدنا نحن يمكن أن نكون أكثر أماناً بالأعلى
    Modern EKT artık daha güvenlidir fakat hastalar hâlâ yan etki görebilirler. TED يُعتبَر العلاج بالصدمات الحديث أكثر أماناً من ذي قبل، ولكن لا يزال المرضى يعانون من الأعراض الجانبيّة للعلاج.
    Hayatımın kalan yıllarını, hissedarlarla uğraşmadan, dünyadaki en güvenilir otomobilleri üretmenin mutluluğu içinde geçireceğim. Open Subtitles ولبقية حياتي سأعيش من أرباح تلك الأسهم وأنا سعيد لأنني أساعد على صنع أكثر السيارات أماناً في العالم
    Bu adamların ne yapmak istediğini biliyorum ama bu seni daha emniyetli yapmıyor. Open Subtitles وأنا أعرف هؤلاء الرجال ماذا يريدون فعله ولكن هذا لا يجعلك أكثر أماناً
    Muhtemelen Uçtuğun uçakların arasında en güvenlisi budur. Open Subtitles على الارجح هذه الطائرة الأكثر أماناً من الطائرات التي ستطير بها
    Bu 2 gün, yanımda olduğun sürece güvendesin. Open Subtitles انتِ الان اكثر الاوقات أماناً منذ يومين بصعودِكِ معي.
    Ölmüş olmam senin için daha güvenliydi. Open Subtitles لقد كان أكثر أماناً بالنسبة لك إذا كنت ميتة.
    Özgürlük marşlarla geliyor, ve bu yüzden güvendeyiz. Open Subtitles الحرية سببها العسكرية ونحن أكثر أماناً بسببها

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more