"أنا هنا" - Translation from Arabic to Turkish

    • geldim
        
    • Burada
        
    • için buradayım
        
    • burdayım
        
    • Buraya
        
    • - Buradayım
        
    • buradayım ve
        
    • ben buradayım
        
    • İşte buradayım
        
    • Buradayım ben
        
    geldim çünkü kaderimin dünyanın fatihinin yanında yaşamak olduğunu biliyorum. Open Subtitles أنا هنا لأنى أعرف قدري لأعيش إلى جانب الفاتح للعالم.
    Kendimi ele vermeye geldim. Bagajımda parçalara ayrılmış bir fahişe cesedi var. Open Subtitles أنا هنا لكي أسلم نفسي لدي في سيارتي عاهرة مقطعة الى اشلاء
    Hepinizin bildiği gibi Buraya psikoloji hakkında konuşmak için geldim. Open Subtitles أنا هنا للتحدث عن علم النفس وهو كما تعرفون جميعاً
    Ben Burada olduğum sürece kimse bir çocuğun özgürlüğünü elinden alamaz. Open Subtitles لا أحد سيأخذ حرية الطفل بينما أنا هنا لا أحد أتسمعوني؟
    Şu an gerçekleşmekte olan inanılmaz dördüncü üretim devrimini size söylemek için buradayım. TED أنا هنا لأخبركم عن ثورة التصنيع الرابعة المذهلة والتي هي قيد التنفيذ الآن
    İşte ben bugün size ekranda ne gördüğümüzü değiştirmenin mümkün olduğunu söylemek için burdayım ve oraya ulaşmamız için sabırsızlanıyorum. TED حسنًا أنا هنا اليوم لأخبركم أنه ليس من الممكن فقط تغيير ما نراه على الشاشة لكنني أتوق لوصولها إلى ذلك.
    - Buradayım, Woody. Bu sefer kırmızı benim. Open Subtitles أنا هنا يا وودى و سآخذ اللون الأحمر هذه المرة
    Buraya sadece şu film gecesinin Joe'nun evinde olacağını söylemeye geldim. Open Subtitles أنا هنا فقط لإخباركم ليلة الفيلم تم نقلها إلى منزل جو
    Buraya son takıntınızla ilgili olarak geldim. Size şunu göstermek istiyorum. Open Subtitles أنا هنا من أجل آخر هوس لك أود أن أريك هذه
    Evet ama ben yemek için Buraya geldim. Tamam işte yemek sensin. Open Subtitles ــ أنا هنا من أجل الطبخ ــ لا، لا، هذا هو الطبخ
    Ben bir hayaletin sana mesajı olduğunu söylemek için geldim.İstersen kafana göre takılabilirsin. Open Subtitles أنا هنا بسبب شبح لديه رسالة لك يمكنك أن تفعل ما تشاء بهذا
    Bay Montague daha iyi bir yer için size yardım etmeye geldim. Open Subtitles أيها اللورد مونتيجو أنا هنا لمساعدتك ، كي تذهب إلى مكان أفضل
    Buraya aileme yiyecek bulmak için gelmedim. Mürekkep yapmak için tohum bulmaya geldim. Open Subtitles لست هنا من أجل الطعام أنا هنا لأجمع مثل تلك الحبات لصنع الحبر
    - Sokağın karşısındayım ahbap. - Tamam, ben geldim görüşürüz. Open Subtitles أنا على الطرف الآخر من الشارع حسنا أنا هنا وداعا
    Ben Burada senin pisliğini temizlerken sen orada parti veriyorsun. Open Subtitles أنا هنا أعاني لتخليصك من هذا الأمر وأنت تحتفل ؟
    Her şey başladığından beri Burada, yeryüzünde her işe burnumu sokuyorum! Open Subtitles أنا هنا على الأرض بأنفي فيها منذ أن بدأ كل شىء
    Geçen gece Burada olan cinayet hakkında neler bildiğinin öğrenmek için buradayım. Open Subtitles أنا هنا لأكتشف ما تعرفه عن الجريمة التي حدثت هنا ليلة الأمس
    Size yaratıcı çözümlerin dünyayı kurtarabileceğini söylemek için buradayım, yaratıcı çözümler ve oyun. TED أنا هنا لأقول لكم أن التصرفات الخلاقة، بإمكانها إنقاذ العالم السلوك الخلاق واللعب
    Yürütücü işlev ile ilgili böyle düşünmenin tamamen yanlış olduğunu söylemek için buradayım. TED حسنًا، أنا هنا لأخبركم أن هذه الطريقة في التفكير بالوظيفة التنفيذية خاطئة تمامًا.
    Ben burdayım, Tanrının evinde, önceki gün tam olarak olanları size anlatmak için Open Subtitles أنا هنا في بيت الله لأشرح لكم الحقيقة عما حدث بالضبط يوم أمس
    Buraya son çare olarak gelmiş olduğumu hemen belirtmek isterim. Open Subtitles أريد فقط أن أكون واضحاً، أنا هنا لأنه الملاذ الأخير
    - Buradayım, Woody. Bu sefer kırmızı benim. Open Subtitles أنا هنا يا وودى و سآخذ اللون الأحمر هذه المرة
    Bir saattir buradayım ve bana işime yarayabilecek hiçbir şey vermedin. Open Subtitles أنا هنا منذ ساعة وأنت لم تعطيني شيئًا واحدًا بوسعي إستخدامه
    Hadi ben buradayım! Yeter ki pencereye gel! Bu duayı bende biliyorum. Open Subtitles تعال ، أنا هنا ـ تعال فقط إلى النافذه أعرف هذه الصلاة
    Hâl böyle iken işte buradayım, onlarla savaşıp kendimi küçültmeye mecbur bırakılıyorum. Open Subtitles ومع ذلك، ها أنا هنا مضطر إلى التقليل من شأني لأتعارك معهم
    Sizlere şunu söylemek için buradayım, ben göz ardı edilemez bir istatistiğim. TED أنا هنا لأخبركم أنني إحصائية لا يمكن تجاهلها.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more