"الله وحده" - Translation from Arabic to Turkish

    • Tanrı
        
    • Allah
        
    Savaşların sonuçlarına, Tanrı tarafından karar verilir ama aynı zamanda, hazırlanma,.. Open Subtitles الله لا يقبل هذا الله وحده هو الذى يقرر مصير الحرب
    O adam o kadına neler yapıyordu Tanrı bilir ama kadın korkmuştu. Open Subtitles الله وحده يعلم ما كان يقوم به ذلك الشخص ولكنها كانت مذعورة
    Tanrı biliyor ki her yer kana dönebilir göz açıp kapayıncaya kadar. Open Subtitles الله وحده يعلم إنها يُمكن أن تتحول إلى أمور سيئة بغمضة عين.
    Bütün gece şikayet geldi durdu. Allah bilir içeride neler oluyor. Open Subtitles لقد تلقيت مكالمات طوال الليل الله وحده يعلم ماذا يفعلون هناك
    Çünkü senden hoşlanıyorum. Neden olduğunu Allah bilir. Ama hoşlanıyorum. Open Subtitles لأنني معجبة بك الله وحده يعلم لماذا, ولكنني معجبة بك
    Tanrı biliyor ki, insanlık tarihi boyunca böyle bir güce ihtiyacımız olmadıysa bile, şu anda var. TED الله وحده يعلم، لو كنا لنحتاج مثل هذه القدرة على التعاطف في كل تاريخنا البشري ما أحوجنا لها الآن.
    Kafasından neler geçtiğini bir Tanrı bir de kör şeytan bilir. Open Subtitles ان الله وحده, او الشيطان نفسه, يعلم ما يدور برأسها
    Oh Tanrı bilir, kafayı çekiyordu belki de. Open Subtitles الله وحده يعلم , لقد كانت ثملة أليس كذلك ؟
    Tanrı ne kadar acı çektiğini biliyor ve bize gerçeği anlatmanı istiyor. Open Subtitles الله وحده يعلم كم تأذيت ونريد منك أن تخبرنا بالحقيقة
    Bu zavallı kadının aklından geçenleri ancak Tanrı bilir. Open Subtitles الله وحده يعلم بما يدور في فكر هذه المرأة المسكينة
    Tanrı bilir başka ellerde ne hale gelirdin, yapayalnız. Open Subtitles الله وحده يعلم كيف ستكون حالتك لو كنت في يد أخرى, وحيدة في العالم
    Tanrı bilir seninle nasıl temasa geçecek. Muhtemelen sana bütün şehri dolaştıracak. Open Subtitles الله وحده يعلم كيف سيتصل بك ربما يجعلك تتجول فى كل أرجاء المدينة
    Nasıl ilişkiye geçer, Tanrı bilir. Sanırım sizi epey koşturacak. Open Subtitles الله وحده يعلم كيف سيتصل بك ربما يجعلك تتجول فى كل أرجاء المدينة
    Apaçilerin kim olduğunu Tanrı daha iyi biliyor. Open Subtitles أجل، الله وحده لديه العلم حينما خلق هنود الأباتشى.
    Siz bile Tanrı bilir diyorsunuz. Open Subtitles لقد قالت لي بالفعل أن الله وحده يعلم كم مره استخدمتهم.
    Londra'da evli olmayan bir erkeğin nasıl kaçabileceğini ancak Tanrı bilir. Open Subtitles الله وحده يعلم عن الرجل الذي يؤسر في لندن إذا كان غير متزوج
    Tanrı bilir bu sefer kafasında neler var. Open Subtitles الله وحده يعلم ماذا يدور في رأسه هذه المرة
    Allah bilir şurada başımıza bir şey gelse, kimse gelip de elini sürmez. Open Subtitles الله وحده يعلم، اذا وقعنا على وجوهنا فلن يلتقطنا احد هذا أمر واضح.
    Duruşma yaklaşıyor ve bu olayların sonunda ne olacak Allah bilir. Open Subtitles جلسة الإستماع إقتربت، و الله وحده يعلم أين سينتهي الوضع برمته.
    Bu saatte orada kimse var mıdır, Allah bilir. Open Subtitles الله وحده يعلم ما إذا يوجد أحد في هذه الساعة
    Sağcı olarak psikopat katildir, solculuğu nasıl, Allah bilir. Open Subtitles الله وحده يعلم من الذي في الجهة اليسري و جبان في المنتصف

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more