"المزيد من" - Translation from Arabic to Turkish

    • daha fazla
        
    • Biraz daha
        
    • Başka
        
    • daha çok
        
    • Artık
        
    • daha fazlasını
        
    • fazladan
        
    • var
        
    • daha fazlası
        
    • çok fazla
        
    • çok daha
        
    • ve daha
        
    • daha da
        
    • için
        
    • sayıda
        
    Eğer daha fazla fare istihdam edersek sonucu daha da iyi hale getirebiliriz. TED إذا كنت تستطيع جلب المزيد من الجرذان، يمكننا أن نجعل الواقع الناتج أكبر.
    Ama enerji politikaları daha fazla fosil yakıt bulunmasına odaklanmaya devam etti. TED لكن سياسات الطاقة استمرت في التركيز على إيجاد المزيد من الوقود الأحفوري.
    Hasar görmüş bu fotoğraflara daha fazla zarar vermek çok kolaydı. TED من السهل جدا إدخال المزيد من الأضرار على تلك الصور التالفة.
    Pete giderken psikiyatriye uğra ve Biraz daha ilaç al. Open Subtitles بيت، توقّفُ نفسياً وأحْصلُ على المزيد من المخدّراتِ لتعديل العقل
    Keşke, Biraz daha zamanımız olsaydı. Biz hazır değiliz henüz. Open Subtitles ولكن اتمني ان يعطينا المزيد من الوقت لاننا غير جاهزون
    Bu, daha fazla hasta tedavi edilebir, daha fazla can kurtarilabilir anlamına gelir. TED وهو ما يعني المزيد من المرضى يمكن علاجهم، يمكن حفظ المزيد من الأرواح.
    Ne sıklıkla? Yatakta benden iyi mi?-- sadece daha fazla acıya neden olan sorular ve gece uykunuzu kaçıran. TED كم مرة؟ هل هي أفضل مني فى السرير؟ أسئلة لا تنتج إلا المزيد من الألم وتبقيك مستيقظا طول الليل
    Avrupa'yı Britanya'yı kuşatması için zorlamayı denedi, kabul etmeyen ülkeleri işgal etti, ve kazandıklarını kaybetmemek için daha fazla savaş çıkardı. TED حاول فرض حصار أوروبي واسع على بريطانيا، وقام بغزو أي دولة لم تمتثل لأوامره، وشن المزيد من الحروب للحفاظ على مكاسبه.
    Tıbbi marihuananın riskleri konusunda daha fazla araştırmaya ihtiyacımız var. TED نحتاجُ أيضًا إلى المزيد من الأدلة عن مخاطر الماريجوانا الطبية.
    daha fazla talep olduğu zaman kendisinden daha fazla kopya yapıyor. TED تصنعُ المزيد من النسخ من أنفسها عندما يكون هناك طلبًا عليها.
    Peki niçin gelişmiş ülkelerdeki milyarlarca insanın yüz yüze kaldığı küresel problemleri ele alan daha fazla girişim yok? TED فلماذا ليس هناك المزيد من هذه الشركات التي تعالج هذه المشاكل العالمية التي تواجه مليارات الناس في الاقتصادات النامية؟
    Dolayısıyla, daha fazla insanı iyileştiren ilaçlar üretmeye yönelik teşvikler daha çoktur. TED إذاً الحوافز هي أكبر بكثير لإنتاج الأدوية التي تعالج المزيد من الناس.
    Batı dünyasında refah artıyordu ve insanlar daha fazla hayvansal protein yemek istiyorlardı. TED في العالم الغربي، كان الازدهار يزداد وأراد البشر تناول المزيد من البروتين الحيواني.
    Fakat eğer düşünürseniz ve organize olursanız zeminden çok daha fazla destek görürsünüz. TED لكن هناك المزيد من الضغوط من القواعد اكثر مما تعتقدون، إذا بدأنا بالتنظيم.
    Bu, sıfıra ulaşmak için daha fazla şey yapmamız gerektiği anlamına geliyor. TED مما يعني أنه يجب علينا بذل المزيد من الجهد للقضاء على الملاريا.
    Başladıktan sonra, öldürmeye ve daha fazla ölüme hazır olmanız gerek. Open Subtitles إذا بدأت يجب أن تكون مستعد للقتل و المزيد من القتل
    Deli misin sen? Biraz daha kızarmış ekmek ister misin? Open Subtitles هل أنت مجنون؟ أتريدين المزيد من الخبز الفرنسى يا عزيزتى؟
    Önce inanmadım. Benden Biraz daha para koparmak için bir gösteri olduğunu sandım. Open Subtitles كلا, في البداية لقد ظننت أنّها مجرد طريقة ليكسبوا المزيد من المال منّي
    Hem Biraz daha iksir yapmış olsam da Piper, asla ona veremeyiz. Open Subtitles و حتى لو صنعنا المزيد من الإكسير فلن نتمكّن من إقناعه ليشربه
    Bu seferlik ucuz kurtuldun ama bundan sonra Başka uyarı olmayacak. Open Subtitles سأتركك الآن بسلام , لكن لن يكون هناك المزيد من التحذيرات
    Bu ceketi parçalara ayırmak çoğu zaman daha çok para ve zaman gerektiriyor. TED ولذلك كثيراً ما يتطلب الأمر المزيد من الوقت والأموال لتفكيك سترة مثل هذه.
    Bak Artık viski için altın yok. Kızıl Buluta söylerim. Open Subtitles انظرا، لا يوجد المزيد من الذهب للويسكي سأخبر السحابة الحمراء
    Peki, bu çok istenilen malın daha fazlasını üretebilir miyiz? TED إذا ، هل بإمكاننا إنتاج المزيد من هذه السلعة المرغوبة؟
    Siz robot versiyonlar buralarda fazladan bir Zoidberg gördünüz mü? Open Subtitles هل رأيتم أيها النسخ الآلية المزيد من زويدبيرغ هنا ؟
    Biliyorum ve eminim o taşlı noktada bundan çok daha fazlası var. Open Subtitles إن أنفي يخبرني بأن هناك المزيد من الأشياء الجيدة في تلك الصخور
    Ona şu şekilde baktım,sistem sadece çok fazla suistimal edenleri kabul ediyor. Open Subtitles أنظر إلى الأمر من زاوية أن النظام لن يحتمل المزيد من الإساءة
    Teknolojinin kolaylaşması ve daha ulaşılabilir hâle gelmesi gerçeği iş gücünün keyfi ne isterse onu yapmasını serbest kılıyor. TED وحقيقة أن التكنولوجيا تصبح أسهل وفي متناول اليد فإن ذلك يحرر المزيد من القوى العاملة لدراسة أي شيء يرضيهم.
    Koya tatlı suyu geri getirmek için yavaş yavaş bu projelere girişiyoruz. TED تولينا انجاز مشاريع بطريقة بطيئة لإحضار المزيد من المياه العذبة إلى الخليج.
    Bunun anlamı; bu girişimci daha fazla sayıda Ganalı'yı istihdam edebilecek. TED وهذا يعني انه سيكون قادرا على توظيف المزيد من الغانيين.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more