"النوم" - Translation from Arabic to Turkish

    • yatak
        
    • uyumak
        
    • Yatma
        
    • uykuya
        
    • uyku
        
    • yatmak
        
    • uyu
        
    • yatmadan
        
    • uyuyamıyorum
        
    • uyumayı
        
    • yatağa
        
    • uyuyamadım
        
    • uyuyabilir
        
    • uyuyabilirsin
        
    • yatmaya
        
    Neyse işte kızı küvetin içine koydu, ben de yatak odasında bebekleydim. TED و إذَا وضعها داخل حوض الإستحمام وكنت في غرفة النوم مع الصغير
    yatak odamda kırmızı balıklar var. Onlarla oynamak ister misin? Open Subtitles لدي بعض الاسماك الذهبيه في غرفة النوم أتريد اللعب معها؟
    Yatağımın yanında kuma gömülü bir kola cevizi ile uyumak zorundaydım ve 7 cüzzamlı için 7 madeni para gibi şeyler... TED ولكن اضطررت الى النوم مع عروق الجوز بجانب سريري, مدفونا في الرمل, ومنح سبع قطع نقدية لسبعة مرضى بالجذام وهلم جرا.
    Yatma vakti. Benim yatağıma gidelim. Gel hadi bakalım, gidelim. Open Subtitles حسناً حان موعد النوم سنذهب إلى سريري, تعالي برفقتي هيا
    Lütfen benden onu uyandırmamı istemeyin. En sonunda uykuya daldı. Open Subtitles من فضلك لا تجعلني أيقظه لقد إنغمر في النوم أخيراً
    Kızkardeşim arkadaki yatak odasında öldü ve o öyleydi, pis bir sır. Open Subtitles اختى ماتت فى غرفة النوم الخلفي و هذا ما كانت عليه سر
    Kızarmış ekmek, sıcak süt, sıcak su şişesi, yatak, uyku. Open Subtitles خبز محمص ساخن، حليب ساخن، زجاجة ماء ساخنة، السرير، النوم.
    Ve bu yatak odasında bitmez. Yo, hayır. Dizginleri elime alıyorum. Open Subtitles وهذا لا يقتصر على غرفة النوم فحسب، أنا من يمسك السيطرة
    yatak odası. Yeni bir şilte koyduk. Gerçekten rahat olmalı. Open Subtitles غرفة النوم أين يوجد فراش جديد نتمنى أن يكون مريحاً
    yatak odasına bakalım. Makyaj masan. Sana özel bir banyo. Open Subtitles لنرى غرفة النوم دولاب الملابس هناك و حمّامك الخاص هناك
    Hadi gidelim, gidelim. Bugün bir ara yatak odasına taşınacak. Open Subtitles هيا نذهب, هيا نذهب بعض من الوقت في غرفة النوم
    Bir takım hasta üzerinde cihazı test ederken farkettim ki bütün gece çorapla uyumak istemeyenler için bir çözüm bulmam gerekiyordu. TED اختبار الجهاز على عدد من المرضى جعلني أدرك أني بحاجة لأخترع حل للناس الذين لا يريدون ارتداء جوارب أثناء النوم ليلًا.
    En azından ayak masajı yaptırmak ya da uyumak yerine çabalıyorum, Piper. Open Subtitles أتعلمين، عالأقل إنني أحاول بدلاً من الحصول على تدليك للقدمين أو النوم
    Stewie şekerim, Yatma zamanı. Yarın senin için büyük gün Bebek İsa. Open Subtitles عزيزي ستيوي، حان وقت النوم لديك يوم حافل غداً يا يسوع الصغير.
    Kötü bir rüya görüp uyandım fakat sonra yeniden uykuya daldım. Open Subtitles لقد كان كابوسا واستيقظت من النوم , ثم عدت الى النوم.
    Pekala, görünüşe göre uyku kaybı, açlık hormonu olan grelin hormonuna yol açıyor. TED حسنا، يبدو أن قلة النوم تؤدي إلى إطلاق هرمون غريلين، وهو هرمون الجوع.
    Yüzüm o kadar şişti ki, sanırım artık Rey benimle yatmak istemiyor. Open Subtitles وجهي ممتلىء جداً، لا أعتقد أن راي يريد النوم معي بعد الآن.
    Biraz uyu ve Leslie seni görmeden önce o giysileri de çıkar. Open Subtitles اذن, خذ قسطا من النوم, وقم بتغيير ملابسك هذه قبل مقابلة ليزلى
    Aklım tamamen gitmiş, onu yatmadan önce öpmeyi unutmuşum. Gidip... Open Subtitles كنت قاسية بعض الشي نسيت أن أعطيها قبلة قبل النوم
    uyuyamıyorum. Aklım bir cam kasedeki balık gibi dönüp duruyor. Open Subtitles لا استطيع النوم, ان عقلى يدور ويدور كالسمكة فى المقلاة
    Yolculuk rahatsız edici olsa bile, sen mışıl mışıl uyumayı başardın. Open Subtitles بالرغم من أن الرحلة وعرة قليلة, أنت تمكنت من النوم جيداً.
    Her gece yatağa gitmeden yada uyumadan önce bir Neptune çubuğu yemek zorundayım. Open Subtitles يجب ان اكل شوكولاته نبتونِ كل ليلة قبل النوم او لا استطيع النوم
    O gece uyuyamadım ve bir şeyler yapmaya karar verdim. TED لم أستطع النوم في تلك الليلة، وقررت أن أفعل شيئا.
    Baba, bu gece araba yerine bir otelde uyuyabilir miyiz? Open Subtitles أبى هل نستطيع النوم فى فندق اليوم، بدلا من السيارة
    - Yav he he. Umarım bu vicdan azabıyla gece rahat uyuyabilirsin. Open Subtitles آمل أن تتمكن من النوم هذه الليلة من خلال ضمير الخاص بك.
    Bütün gece sürecek gibi görünüyor. Haydi sen yatmaya git. Open Subtitles يبدو أنني سأقضي الليل كله هنا لذا فلتخلد إلى النوم

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more