"الهراء" - Translation from Arabic to Turkish

    • saçmalık
        
    • saçmalığı
        
    • bok
        
    • saçmalığa
        
    • saçmalıkları
        
    • boktan
        
    • boku
        
    • saçmalıklar
        
    • Saçmalamayı
        
    • saçma
        
    • saçmalıklara
        
    • lan
        
    • şeyler
        
    • saçmalıktan
        
    • pislik
        
    Biliyor musun, eskiden tüm bunların romantik bir saçmalık olduğunu düşünürdüm. Open Subtitles أتعرفين , كنت أظن بأن هذا يبدو كنوع من الهراء الرومانسي
    - Bunun olacağından emindim. - Bu lanet olası bir saçmalık. Open Subtitles ـ كنت أعلم أن هذا الهراء سيحدث ـ هذا هراء لعين
    - Dışarı! Kesin bu saçmalığı! - Bana o sataştı! Open Subtitles أنت، أخرج من الملعب لا مكان لهذا الهراء في الفريق
    Silahlı bir beyaz adam. Aynı bok 425 yıl önce halkıma aynen yapılmıştı. Open Subtitles رجل ابيض بيدية بندقية , نفس الهراء الذى يحدث لقومى منذ 425 سنة
    Şu saçmalığa bak. Almışlar kalemi ellerine çizgi romanda propaganda yapıyorlar. Open Subtitles اسمعوا لهذا الهراء الذي لا ينفكون يرددونه في القصص المصوّرة والدعاية
    Siz çocukların tüm geri zekalı saçmalıkları ve benimle karşılaşmanız, bu kader. Open Subtitles أنتم من محبّي العلم وكل هذا الهراء و قد قابلتموني، إنه قدر
    Peki neden sadece bunu yapmıyorsun, diğer boktan şeylere son vermiyorsun? Open Subtitles لذا لما لا تقومين بهذا كي نتخلص من هذا الهراء كله؟
    Hadi oradan! Bu boku sadece kıçını kurtarmak için uyduruyor! Open Subtitles اوه , هيا , لقد اختلق ذلك الهراء لينقذ نفسه
    Tüm saçmalıklar bir yana... ve herkes adına şunu söyleyebilirim... sizi seviyoruz. Open Subtitles دعوا الهراء جانباً أتكلم نيابة عن كل شخص نُحبكم الله يُباركُ لكم
    Siz ikiniz artık Saçmalamayı bırakın da nerede olduğunu söyleyin. Open Subtitles ينبغي على كلاكما التوقف عن الهراء و إخباري بمكانها الآن
    Bu kadar saçmalık yeter! Bir sonraki pezevenk aracıyla gidiyorum buradan! Open Subtitles هذا الهراء يكفي سأستقل أول شيء أجده للذهاب بعيداً عن هنا
    Bay Diaz'ın bunu yapmana izin vermesi için ne tür bir saçmalık yaptın? Open Subtitles أي نوع من الهراء هو هذا كيف سمح لك السيد دياز بفعل ذلك
    Bayat komik değil, akılllıca. Müşteri bir avuç dolusu alaycı saçmalık istemiyor. Open Subtitles وليس مثيرًا للضحك ولكن ذكي فالزبون فلا يريد مجموعة من الهراء الساخر
    Tamam, bu saçmalığı keselim, suyu kapatalım ve bodrumdan dışarı pompalayalım. Open Subtitles حسناً، كفّوا عن الهراء الآن ولنقطع المياه ونصفّي السرداب من المياه
    Tamam, bu saçmalığı keselim, suyu kapatalım ve bodrumdan dışarı pompalayalım. Open Subtitles حسناً، كفّوا عن الهراء الآن ولنقطع المياه ونصفّي السرداب من المياه
    Birbirimizle böyle konuşuyoruz, ...kendimizi, bok satın alarak ifade ediyoruz. Open Subtitles هكذا يتحدّث أحدنا للآخرين طريقة تعبيرنا عن أنفسنا: بيع الهراء
    Modern insanların bu saçmalığa kanacağına gerçekten inanıyorlar mı? Open Subtitles .. . هل يأخذ الناس العصريين حقا هذا الهراء بجدية؟
    Bütün bu saçmalıkları arkamızda bırakabiliriz ve bu yakınlık için memnun olabiliriz. Open Subtitles دعونا . نترك كل هذا الهراء وراء ظهورنا . هل نتستطيع ؟
    Ekstra şeyleri olsa da boktan motoru olan fiyakalı arabaya benziyor. Open Subtitles حتى مع كل هذا الهراء انه مثل سيارة فخمة بمحرك سيء
    Hadi oradan! Bu boku sadece kıçını kurtarmak için uyduruyor! Open Subtitles اوه , هيا , لقد اختلق ذلك الهراء لينقذ نفسه
    Yine şu melankolik saçmalıklar. Gittikçe Louis'ye daha çok benziyorsun. Open Subtitles المزيد من الهراء والجنون في يوما ما ستصبحين مثل لويس
    - Saçmalamayı bırak artık. Open Subtitles والآن توقفِ عن هذا الهراء توقف عن إخافتى
    Böyle saçma şeyleri nereden öğrenmişsin bilmiyorum çünkü senin annen kaçık bir liberal o yüzden aklına nereden girdiğini bilmiyorum. Open Subtitles أتعلمي ، لا ادري من اين تأتي بهذا الهراء لأن أمك ليبراليه مهووسه لذا انا لا اعرف كيف تتكلمي هكذا
    Bob St. Clare hakkındaki bütün bu saçmalıklara daha fazla katlanamam! Open Subtitles . لا يمكننى تحمل المزيد من هذا الهراء عن سانت كلير
    Kes lan numarayı! O küçük tipsiz benim numaramı vermiş. Biliyorum. Open Subtitles توقف عن الهراء ذلك التافهة الغبي أعطاك رقم جوالي
    Dikkat et de Anne Marie böyle şeyler dediğini duymasın. Open Subtitles من اللأحسن ألا تجعل أنا مارى تسمعك تتكلم بهذا الهراء
    Kenarlara kendi notlarımı aldım. Benim yaklaşımım buradaki saçmalıktan daha iyi. Open Subtitles لقد كتبت ملاحظات في الهوامش، لأن طريقتي أفضل من هذا الهراء
    Eğer bu pislik ortaya çıkarsa, otuz yıl hapis yerim. Open Subtitles لو تسرب هذا الهراء الى الخارج فأنا اواجه ثلاثون عاما

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more