"بكلّ شيء" - Translation from Arabic to Turkish

    • her şeyi
        
    • herşeyi
        
    • her şey
        
    • Her şeyle
        
    • her şeyini
        
    • her şeye
        
    • her şeyin
        
    • her şeylerini
        
    Burada söylediğin her şeyi rapor etmem gerek biliyorsun değil mi? Open Subtitles تعرفُ أنّهُ يجبُ أن أبلّغ بكلّ شيء تقةلهُ هنا، صحيح ؟
    - Eğer güvende olduğunu görürsem bilmek istediğin her şeyi anlatırım. Open Subtitles لو رأيتها وهي بخير.. سأخبرُك بكلّ شيء تريد معرفته، مارأيك بذلك؟
    Ben her şeyi hissediyorum Simran, nasıl özlemimi çektiğini, acını, gözyaşlarını... Open Subtitles أحسّ بكلّ شيء بداخلك سمران، ، شوقك, ألامك، معنى دموعك
    Evet, sor Yüzbaşı'ya! Hakkında bilmek istediğin herşeyi anlatır sana! Open Subtitles نعم، اطلب من الكابتن سيخبرك بكلّ شيء تريد معرفته
    Burada her şey var ama yaşayabileceğimi sanmıyorum. Open Subtitles إنه مليء بكلّ شيء .لكن لا أستطيع تخيّل العيش هنا
    Evet, sor Yüzbaşına. Bilmek istediğin her şeyi sana söyleyecek. Open Subtitles نعم، اطلب من الكابتن سيخبرك بكلّ شيء تريد معرفته
    Paris halkı ayrıcalıklarını korumak için her şeyi feda etmeye hazır. Open Subtitles سكان باريس يقدمون التضحية بكلّ شيء لإنقاذ الدستور
    Yıllar içinde Arvin bana bu işi yapmam için bilmem gereken her şeyi anlattı. Open Subtitles آرفين مؤتمن ني بكلّ شيء أنا أحتاج للمعرفة لكي يكون المرتكب.
    Yani bu aşamadan sonra her şeyi yapmak istiyorum. Open Subtitles لذا وفي الوقت الحاضر، أريد أن أحرص على أننا نقوم بكلّ شيء
    Referans filan gerekirse gereken her şeyi sunabilirim... Open Subtitles دعيني أخبرك، أنت لن تأسفى لهذا إذا تحتاجين أيّ شهادات أو أيّ شيء أنا أستطيع بالتأكيد امدادك بكلّ شيء ذلك
    Sana her şeyi söylemek, macerayı mahveder. Open Subtitles لو أخبرتك بكلّ شيء الآن، فسيفسد عليك المغامرة.
    -Almıyorum. Bana her şeyi hemen anlatmazsan sana yardım etmek için parmağımı bile oynatmam. Open Subtitles من الأفضل أن تخبرني بكلّ شيء الآن أولنأقومبمساعدتك.
    Lanet Porto Ricolular her şeyi bildiklerini sanırlar. Open Subtitles البورتوريكيون يظنون أنّهم يحيطون علمًا بكلّ شيء
    Gelin de her şeyi borçlu olduğunuz bu burnu öpün! Open Subtitles تعالوا وقابّلوا هذا الأنف الذي تدينون له بكلّ شيء
    Hastaneye gitmen gerekmiyor. Ben her şeyi hallettim. Open Subtitles ليس عليك الذهاب إلى المستشفى لقد اعتنيت بكلّ شيء
    her şeyi denedik: Open Subtitles حاولنا بكلّ شيء: الماء, الأسبرين, الرجل مُغمى
    Kırık kol ve sarsıntıyla ve çocuk, minibüsüyle içeri girdi. her şeyi itiraf ettim. Open Subtitles ويدخل الفتى صاحب عربة السلاحف إعترفتُ بكلّ شيء.
    Bilirsin işte, sevgilisini kodesten çıkarmak için herşeyi riske atıyor Open Subtitles كما تعلم ، شخص على إستعداد ليخاطر بكلّ شيء لتهريب حبيبته من السجن
    her şey yoluna girecek. Open Subtitles سيكون كلّ شيء على ما يرام سأتكفّل بكلّ شيء
    Ve şimdi de geri kalan Her şeyle ilgilenmeyi planlıyorum. Open Subtitles ذلك صحيح. وأنا أخطّط لآعتنى بكلّ شيء آخر، أيضا.
    Annem her şeyini, Dünya'yı senin gibi pisliklerden korumak için feda etti. Open Subtitles أمّي ضحّت بكلّ شيء لحماية العالم من زبد مثلك
    İnsanlığını kapattı. Şu an temel olarak onu o yapan her şeye karşı duyarsız bir hâlde. Open Subtitles أُخمدت إنسانيّتها، وفقدت الإحساس بكلّ شيء يجعلها على سجيّتها
    Ama burada taze bir başlangıç yapabilirim. Bu dünyanın sunduğu her şeyin tadını dikkat çekmeden çıkarabilirim. Open Subtitles يمكنني الإستمتاع بكلّ شيء في هذا العالم من دون توخي تمام الحذر.
    Bu adamlar sizin için her şeylerini riske ediyorlar. Open Subtitles هؤلاء الرجال يخاطرون بكلّ شيء من أجلكم

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more