"تتعلق" - Translation from Arabic to Turkish

    • ilgili
        
    • hakkında
        
    • alakalı
        
    • ilgisi
        
    • olan
        
    • ilgilendiren
        
    • ilgilidir
        
    • konusunda
        
    • hakkındaki
        
    • konu
        
    • ilişkin
        
    • bağlı
        
    • meselesi
        
    • ibaret
        
    • alakası
        
    Ama yaşam ölümü alt etmekle ilgili birşey değil, değil mi? TED ولكن الحياة ليست تتعلق دوماً بتفادي الموت .. أليس كذلك ؟
    Yönetim ise şirketlerin yönetim kurulları ve yatırımcıları tarafından gözetimde olmasıyla ilgili. TED بينما تتعلق الحكامة بالرقابة التي تقوم بها الشركات عن طريق رؤسائها والمستثمرين.
    Bunun cinsiyetçilikle ilgili olduğunu düşünüyorum ama doktorların yardım etmek istediğini de düşünüyorum. TED لا أعتقد أن المسألة تتعلق بالجنس لكنني على يقين أن الأطباء يحاولون المساعدة.
    .. ancak kültürün özü insanların devamlılığı ve korunması hakkında. TED لكن الثقافة الحقيقية تتعلق بالمحافظة على مجموعة من الناس واستمراريتهم.
    Biri hayal gücüyle, diğeri de organize olmakla alakalı. TED وإحداهما تتعلق بالخيال، بينما الأخرى بالتنظيم.
    Dünyada mutlaka sadece yerellikle ilgili çözümleri olan ve birinin de bunlara yatırım yapacağı bir yer olmak zorundadır. TED لابد من وجود مكان ما في العالم. ينتج حلولًا تتعلق فقط بمشكلات خاصة بإقليم معين، ويمنحنا أيضًا القابلية لتمويلهم.
    Görevim Dünya üzerindeki her bir yaratığın hayatı ile ilgili. Open Subtitles هي تتعلق بوجود واستمرارية كل مخلوق حي على وجه الأرض.
    Benim soruşturduğum bir davaya ilgili bilgileri kasıtlı olarak benden sakladın. Open Subtitles لهدف ما انت حجبت عني معلومات تتعلق بقضية انا احقق فيها
    Neyse ki Ally'nin adı tuvaletle ilgili bir şeyle kâfiyeli değil. Open Subtitles على الأقل لا توجد كلمة تتعلق بالحمام على قافية اسم آلي
    Bunların hepsi arabalarla ilgili değil mi? - Hiç bu kadar araba görmemiştim. Open Subtitles إنها كلها تتعلق بالسيارات لم أرى هذا العدد الكبير من السيارات في حياتي
    Hepsi bu. Ona ailesiyle ilgili bir sorunda yardım ediyorum. Open Subtitles هذا كلُّ شيء، أساعِده فقط في أمور عائلية تتعلق به
    Hastanenin görevi uyuşturucuyla ilgili bir hasta geldiğinde polise bildirmektir. Open Subtitles واجب المستشفى هو إبلاغ الشرطة عندما توجد حادثة تتعلق بالمخدرات
    Tanıdıkları insanların ilginç hayatları hakkında ufak sırları değiş tokuş etmektir. Open Subtitles تبادل حكاياتٍ نصف مثيره تتعلق بالحياة النص مثيره للأشخاص الذين يعرفونه
    Sen, kendi nedenlerin dünya hakkında ama onunkiler kendisi hakkında sanıyorsun. Open Subtitles تعتقد بأن مبرراتك تتعلق بالعالم و أن مبررات البقيه هي شخصيه
    Fakat Bravo, Amerika hakkında tekrar iyi hissettiği hakkında bir hikaye. Open Subtitles لكن قصة فريق برافو تتعلق بشعور أمريكا بالرضا على أمريكا مجددًا.
    Ve bunun eski yada yeni olmakla alakalı olmadığını anladı. TED وقال انه يدرك ، هي لا تتعلق بكونها قديمه او جديده.
    Fakat gerçek şu ki bunu gerçekleştirirken karşılaşacağımız zorlukların yaptıklarımızla değil de içine doğduğumuz maddi durumla daha çok ilgisi var. TED الحقيقة أن التحديات لتحقيق هذا الحلم تتعلق أقل بما نفعله وأكثر بوضعنا المالي في المكان الذي نولد فيه.
    Ulusal güvenliği ilgilendiren bir konuda işbirliği yapmak için çağrı aldık. Open Subtitles - ماذا ؟ لقد استقبلنا دعوة للمشاركة بمشكلة تتعلق بالأمن الوطنى
    Bu cihazların bir çoğu kendimizle hangi tür yolları gerçekten odaklanmamızla ilgilidir. TED هناك العديد من هذه الأجهزة التي هي في الواقع نوع من التركيز على الطرق التي تتعلق بأنفسنا.
    Bu psikopat, cinayet işleme konusunda hayaller kuruyordu ve kendini hazırlıyordu. Open Subtitles هذا المعتل اجتماعياً كان يضمر مخيلات تتعلق بالقتل وهو يبني نفسه
    Bu eğitim, politika ve dine ilişkin sorunlarda göçmenler hakkındaki çoğu tahminimiz yanlış. TED لذا بخصوص هذه القضايا التي تتعلق بالتعليم والسياسة والدين، الكثير من الأشياء التي نفترضها حول المهاجرين غير صحيحة.
    konu seksse, kendi cinsinden biriyle konuşması daha uygun olmaz mıydı? Open Subtitles والقضية تتعلق بالجنس، ألن يكون ملائم أكثر أن تتحدث مع امرأة
    Yaptığınız seçimlere, ve işlere bağlı. TED تتعلق بالدوائر الانتخابية وتتعلق بالاعمال
    Burada söz konusu olan güvenlik meselesi ve büro ve ben sana o kadar yetki verilmesini uygun görmüyoruz. Open Subtitles كما ترى ، لدينا حالة تتعلق بالأمن ... أنا و الإدارة شعرنا بأننا لا نستطيع أن نطلق لك العنان
    Annemi ne kadar sevsemde... ..hatırladıklarımın çoğu beni korkutan anılardan ibaret. Open Subtitles لأن بقدر حبي لأمي لكن معضم ذكرياتي الأولى تتعلق بكوني خائفة
    Rezalet bir durum. Acaba hastalığın o yaşlı kadınla bir alakası var mıdır? Open Subtitles هل تعتقد ان كل هذه الفضلات تتعلق بالمرأة العجوز

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more