"حيواناً" - Translation from Arabic to Turkish

    • hayvan
        
    • hayvanı
        
    • hayvana
        
    • hayvanın
        
    • hayvandı
        
    • hayvanları
        
    • hayvanlar
        
    • hayvanım
        
    • hayvanların
        
    • yaratık
        
    • aygır gibiydin
        
    Eğer bu şey bir insan veya hayvan değilse nedir? Open Subtitles إذاً, إذا لم يكن رجلاً ولا حيواناً, ما عساه يكون؟
    Poughkeepsie'deki bir manken fabrikasında imal edildim. Hiç vahşi hayvan vurmadım. Open Subtitles جئت من مصنع الدمى في بكيبسي انا لم اقتل حيواناً برياً
    Elimden geleni yaptım ama daha önce hayvan üzerinde çalışmamıştım. Open Subtitles لقد فعلت ما بوسعي ولكنني لم أعالج حيواناً من قبل
    Daha önce gördüğün bir hayvanı gördüğünde, onun bir yırtıcı olma ihtimali hiç görmediğin hayvana göre azdır. TED صحيح؟ أي حيوان تراه وقد رأيته من قبل أقل إحتمالاً لأن يكون حيواناً مفترساً عن الحيوانات التي لم تراها من قبل.
    Evin için bir hayvanın yaralandığını söyle ve hemen kapat. Open Subtitles قولي فقط إنّ حيواناً تأذّى في المنزل ثمّ أقفلي الخطّ
    İhtiyaç duyduğum şey yeni bir silah değil yeni bir hayvandı. Open Subtitles ما كنت أحتاجُ إليه لم يكن سلاحاً جديداً ولكن حيواناً جديداً
    Eğer oradan bir hayvan çalacak olsaydım pandalar en son alacağım hayvanlar olurdu. Open Subtitles لو أردت أن أسرق حيواناً من الحديقة ستكون الباندا أخر ما أفكر به
    - Miles mı? hayvan alma sözünü ne zaman vermiştik acaba? Open Subtitles إنني أحاول أن أتذكر متى وعدته بالضبط لشراء حيواناً أليفاً ؟
    - Düşecek ve yaralanacak diye korkuyorsun. Evcil hayvan değil bu. Open Subtitles أنت تخشى أن يتحطم ويؤذي نفسه، إنّه ليس حيواناً أليفاً حقيقياً.
    Eğer bir hayvan görürseniz, sıradan silahlı olanlara haber verin. Open Subtitles إن رأيتم حيواناً فانقلوا هذه المعلومة للأشخاص الذين يحملون أسلحة
    Yaşlanmayı hızlandıran ölüm meleği ... ... bir hayvan gibi içimizdedir. TED يُشبه ذلك حيواناً في داخله حاصدة شرسة تُسرع الشيخوخة
    Ne kadar medeni görünürseniz görünün, beyninizin küçücük bir kısmında hâlâ vahşi bir hayvansınız, güzel konuşan, karmaşık ve eğitimli bir hayvan. TED والحقيقة أنه مهما بدوت متحضراً، فإنه في جزء من دماغك، لا تزال حيواناً برياً، حيوان بري عميق وناطق بشكل جيد.
    Ama canlı hayvan karşısında geyik ateşine yakalanırlar. Open Subtitles إذا رسمت لهم حيواناً حي , يصابون بحمى الظبي
    Bir daha kafeste bir hayvan gördüğümde ona kesinlikle çok üzüleceğim. Open Subtitles لا أظن أنني سأرى حيواناً في قفص بعد الآن إلا وسأشعر بالأسف نحوه
    Bir çeşit hayvan sanki. Karşımızdaki bir makine. Open Subtitles انه كما لو كان حيواناً نحن كما لو كنا نتعامل مع الة
    Ne zaman gerçek bir doktor hayvan getirse anlarım. Onlar, her zaman amatörce tanılar koyarlar. Open Subtitles يمكنني دائماً الإخبار عندما طبيب حقيقي يحضر حيواناً إنهم دائماً يفعلون تشخيص هواة
    Anlattıklarına göre ,bu yaratık ne hayvan ne de insan. Open Subtitles طبقاً لمواصفاتهم فهذا ليس إنساناً أو حيواناً
    Öyle değil mi Lewis? Öyle. Bir insan bir hayvanı nasıl vurabilir anlamıyorum. Open Subtitles لا أقدر أن أستوعب كيف يمكن لشخص ما أن يقتل حيواناً
    Yerinde olsam, onun daha uysal bir hayvana binmesini isterdim. Open Subtitles أري أن تركب حيواناً أكثر لطفـاً، إذا كنت مكانك
    Bir hayvanın işi olmalı. Belki ayılardan biridir. Open Subtitles لا بد أنه كان حيواناً ربما كان أحد الدّببة
    Buraya geldiğinde çok çekingen bir hayvandı. Open Subtitles لقد كان حيواناً خجولاً للغاية عندما وصل إلى هنا
    Dışarıdan bir bakıcı hareket bölgelerine girdiğinde hayvanları sakin ve intizamlı tutabilir. Open Subtitles راعي خارج المنطقة يمكنه أن يبقي حيواناً دائراً و هادئا بطريقة عاديةً
    Benimle oynamak isteyen bir hayvanım nasıl olur merak ediyorum. Open Subtitles منذ مده وأنا أريد حيواناً يريد اللعب معي
    Belki de başka bir şeydir. Diğer hayvanların da toynakları var. Open Subtitles ربما كان حيواناً آخر فثمة أنواع أخرى لديها حوافر
    - Dün gece aygır gibiydin. - Bilirsin... Open Subtitles -لقد كنت حيواناً ليلة البارحة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more