"عنصرية" - Translation from Arabic to Turkish

• ırkçı
• Irkçılık
• ırkçısın
• ırkçıdır
• ırkçılığı
• ırk
• ırksal
• ayrımcılığı
• ırkçısı
• ırkçıydı
• - Irkçı
• ırkçıya
• Irkçılıkla
• ırkçısınız
• cinsiyetçi

Bir Apaçi çizmenin daha az ırkçı bir yolu olmalı.
يجب أن يكون هناك طريقه أقل عنصرية لرسم طائرة أباتشي

Duvar yazılarının mesajı sosyal, politik ya da ırkçı olabilir.
الرسومات من الممكن ان يكون اجتماعية أو سياسية أو عنصرية

Ona bu konuda bir şey söyleyemem. Eğer gelirse, o ırkçı.
لا تستطيع قول أي شيء عنه و إذا قالت ستكون عنصرية.

Irkçılık mı yapıyor, bir yerden para mı alıyor?
هل هذه عنصرية أم أنه يتلقى المال من أحد؟

Sofistike suç ağları hapishane sistemindeki ırkçı bir ideolojiden doğmuştu.
شبكتهم الاجرامية المعقدة, نشأت من ايديولوجية عنصرية من نظام السجون.

Ona geçmişte ırkçı bir söz veya laf edip etmediğini soracaklar.
سيقومون بسؤاله إن قام بالإفتراء بسبب العنصرية أو كرّر ألقاب عنصرية.

Liseye giderken 4 kez taşınmak zorunda kaldım ve birinci sınıfta çok ırkçı bir liseye gittim.
كان علي التنقل 4 مرات خلال المدرسة الثانوية في سنتي الأولى التحقت بمدرسة عنصرية جدا.

İnsanların Whitopia'da ırkçı olmayan nedenlerle olmaları mümkün, ırkçı sonuçları olsa da.
يعتبر وجود الأشخاص في مدن البيض بدون أي أسباب عنصرية واردا، رغم أنه يؤدي إلى النتائج عنصرية.

Atlantik köle ticareti aynı zamanda ırkçı ideolojiye de katkıda bulundu.
لقد ساهمت تجارة الرقيق عبر المحيط الأطلسي أيضا في تطوير أيديولوجية عنصرية

Ama endişelenmeyin, konuşmamı, cinsiyetçi ve ırkçı makinelerin yönettiği bir dünyaya doğru ilerlediğimizi söyleyerek bitirmeyeceğim.
لكن، لا داعي للقلق. لن ينتهي هذا بإخباري إياكم أننا متجهون نحو عالم تحكمه آلات عنصرية.

Sizce yaptığınız müzik bir şekilde ırkçı olabilir mi?
هل تشعروا بأن موسيقتكم عنصرية بطريقةً ما؟

Hayır, hayır, hayır, ben ırksal sözler söyledim, ırkçı sözler değil
كلا ، كلا ، كلا ، إنني أقول . أموراً عرقية ، لا عنصرية

Temel olarak, iki tip siyah insan var ve siyahlar aslında daha ırkçı.
هناك عامةً نوعان من السود و السود أكثر عنصرية

O, ırkçı falan değil. Tek bir kötü söz bile söylemedi.
أعني ليس عنصري ولم يقل كلمةَ عنصرية في حياته

Hayır bu ırkçılık. Doğu Avrupalılara karşı lanet bir ırkçı olamazsın.
لا يمكنكِ أن تكوني عنصرية ضد الشرق الأوروبيين

O kızın ırkçı bir not yazacağına inanmak çok zor. Nedenmiş o?
اجد انه من الصعب تصديق انها ستكتب رسالة عنصرية

Senden hoşlanmayan her kadın ırkçı mı yani?
إذاً تقول أن أي إمرأة لم تُعجب بك هي عنصرية

Irkçılık bütün dünyada var. Benim hayatımda bile biraz ırkçılık var.
تملأ العالم حتى في حياتي هناك عنصرية

Ne bileyim, aslında polis olduklarını düşünmediğin için sen bir ırkçısın.
لا أعلم، أعني أنتِ عنصرية لإفتراضكِ بأنهم من الشرطة

Annem olimpiyat seviyesinde ırkçıdır.
أمي عنصرية إلى أقصى حد

Sayın Yargıç, bu arama emri bozulmalı. Bal gibi ırkçılığı inceliyor.
حضرة القاضي هذه المذكرة يجب أن تلغى إنها دراسة عنصرية خاصة و بحتة

Ve sen kampüsümde bir ırk savaşının fitilini ateşlerken oturup izlemeyeceğim.
ولن أبقى مكتوف اليدين بينما تحرضين لحرب عنصرية في الحرم الجامعي.

Güney Afrikalı siyahi vatandaşlara acımasızca baskı yapmak yabancı sorunu olmaktan çıktı, artık Birleşik Devletler'in ırksal sorunu haline geldi.
القمع الوحشي لمواطني جنوب أفريقيا السود لم يعد يجعل من هذه سياسة أجنبية، ولكن يثير قضية عنصرية في الولايات المتحدة.

Bu yaş ayrımcılığı, yaşlı oldukları için insanlara karşı önyargılı olmak.
هذه عنصرية ضد كبار السن تبدو متحاملاً على كبار السن

Yaşlı siyah erkeklerden daha ırkçısı yoktur. Niye biliyor musunuz?
ليس هناك أكثر عنصرية من أسود عجوز أتعلمون لماذا ؟

Yalnız Delilah beyazdı ve sağlam da bir ırkçıydı.
اشبه بالخدم باستثناء ان دليلة كانت بيضاء البشرة و كانت عنصرية للغاية

- Irkçı..seni dava edicem... - Hadi ama bayanlar...
عنصرية حقيرة سوف أقاضيكِ - هيا يا سيداتي -

Bir ırkçıya aşık değilim.
لست واقعاً بغرم عنصرية

Irkçılıkla ilgisi yok Bayan Veston.
" هذه ليست قضية عنصرية سيدة " فيستون

O zaman belki de ırkçısınız.
إذن ربما أنتِ عنصرية