"غيبسون" - Translation from Arabic to Turkish

    • Gibson
        
    • Widener
        
    Bu çocuk 1250 dolara, tütün rengi 1974 model Gibson SG gitarını satıyor. Open Subtitles غيتار نوع غيبسون إس جي من عام 1974 تقليدي مقابل 1250 دولار
    Senatör Gibson'la görüşmezseniz yargıç komitesi size karşı soruşturma açacak. Open Subtitles إذا لم تجلس مع السيناتور غيبسون ستقوم اللجنة القضائية بفتح التحقيق
    Senatör Gibson'la politik farklılıklarımız var. Open Subtitles السيناتور غيبسون وأنا لدينا خلافاتنا السياسية
    Yani, annemle babama doğum günümde alabilir miyiz diye sordum ama işte, Gibson'lar bayağı pahalı o yüzden ben de biraz daha ucuz... Open Subtitles حتى إني سألت أبي وأمي أن يشترياه لي في عيد ميلادي لكن تعلم، نوعية غيبسون باهظة الثمن لذاسأحصلعلىشيء أرخص
    Bir ekşi burbon sek, yanında fazladan portakal suyu olsun. Ve bir Gibson, soğansız. Open Subtitles أريد شراب "بوربون" حامض وأعلاه برتقال، و "غيبسون" دون البصل
    Mel Gibson sıradan birisi Marge. Ne benden ne Lenny'den farkı yok. Open Subtitles (ميل غيبسون) مجرد رجل يا (مارج) لا يختلف عني أو عن (ليني)
    Sessiz ol! Babam, Mel Gibson'dan dayak yiyecek. Dişlerini eline ver, Homer. Open Subtitles اصمتي ، (ميل غيبسون) سيبرح أبي ضرباً ، حطم أسنانه يا (هومر)
    Mel Gibson Hollywood'un en dedikoducu adamıdır. Open Subtitles "ميل غيبسون" هو الشخص الوحيد الذي تكلم معه في"هوليود"
    Keşke Gibson Teyze beni şehir dışına davet etse. Open Subtitles لو أن خالتي "غيبسون" تقوم بدعوتي إلى المدينة.
    Bu koşucu, Michael Gibson Reid aleyhine açılan davada tarafmış. Open Subtitles مايكل غيبسون " متعلق بقضية " " قانونية ضد " ريد
    Anlaşılan Owen Reid bu Michael Gibson'ı parasının peşinde epey koşturmuş. Open Subtitles " يبدو أن " ريد " أعطى " مايكل غيبسون " دورة جادة للمال
    Bayan Gibson, Clavo kendi hayatını mahveden koca bir çocuk. O bir katil. Open Subtitles آنسة " غيبسون " كلافو " فتى كبير دمر حياته
    - Mısırla beslenmiş şu vücuda bak. - Tyrese Gibson. Open Subtitles أنظر الى هذا الصديق المتغذي "على الذرة "تايرون غيبسون
    Hepimiz o çocukları kaçıran adamın Francis Gibson olduğunu biliyoruz. Open Subtitles جميعنا نعلم بأن من قام بإختطاف الأولاد هو (فرانسيس غيبسون)
    Bu Miranda Spedding ve Shaun Whalen, Colin Gibson'ın arkadaşları. Open Subtitles هذان (ميراندا سبيدّينغ) و ( شوّن والّن), أصدقاء (كولن غيبسون)
    - Gibson çalabilirsin, değil mi? - Seninkini mi? Open Subtitles -أنت تعزف على غيتار طراز " غيبسون " ، صحيح ؟
    Çavuş Neil Gibson, Georgia Federasyonu. Open Subtitles الرقيب "نيل غيبسون" من "جورجيا الإتحادية"
    Ajanlarımız az önce Wiedner'in, Janice Gibson'ın evine girdiğini rapor etti. Open Subtitles عملاؤنا الذين يراقبون (جانيس غيبسون) أخبرونا بأن (وايدنر) دخل إلى منزلها
    Gibson'un o askerlerin yanında ne işi olduğunu öğrenmemiz gerek. Open Subtitles يجب أن نكتشف ما الذي يريده (غيبسون) من أولئك الجنديان
    Çocukları kaçıranların yerini bildiklerini ya da Gibson'u alabildiklerini sanmıyorum. Open Subtitles لا اعتقد بأنهم يعرفون مكان المُختطِفين وإلا لقاموا بقتل (غيبسون)
    Widener suçu Gibson'un üzerine yıktı ve sessiz kalması için de kızını öldürmekle tehdit etti. Open Subtitles لقد ألصق (وايدنر) تلك التهمة بـ (غيبسون) ثم هدده بقتل ابنته إذا تحدث بأي شيء

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more